Yunanistan eski Dışişleri Bakanı’nın ‘Osmanlı’yı hatırlatan izleri sildik’ sözlerini yorumlayan Büyükkaya: Biz kilise restore ediyoruz, onlar ise yıktıkları binlerce camide olduğu gibi şu anda Kanuni’nin 1531’de yaptırdığı caminin altını oyuyorlar.
AB BAKAN YARDIMCISI ALAADDİN BÜYÜKKAYA: BİZ KİLİSELERİ TAMİR EDİYORUZ
YUNANİSTAN eski Dışişleri Bakanı Pangalos’un, “Osmanlı geçmişini hatırlatan her şeyi sistematik olarak tahrip ettik, binlerce camiden çok azı ayakta kalabildi” şeklindeki itirafı, aslen Selanik göçmeni olan AB Bakan Yardımcısı Alaattin Büyükkaya’nın STAR’a anlattığı anılarla perçinleşti. Büyükkaya, Kanuni’nin Rodos’ta yaptırdığı camiinin temelinin bugün Yunanistan tarafından,”Bizans eseri arıyoruz” bahanesiyle, oyulmakta olduğunu anlattı. AB Bakan Yardımcısı Büyükkaya, aslen Konya Karamanlı olan, ancak Orhangazi zamanında uç beyi olarak Selanik’e gönderilen ailesiyle ilgili anılarını STAR’a anlatırken, Yunanistan’daki camilerin durumuna ilişkin de tespitlerde bulundu.
52 camiden 2’si ayakta
Ailesindeki büyüklerin anlattıklarına dayanarak, Konya’daki sülalesinin, Oğuzların Kayı boyundan geldiğini, “Kayı” kelimesinin, Selanik’e gönderildiklerinde ses değişimine uğrayarak, toprak üzerinde tek bir kaya bulunmamasına karşın “Kayalar” şeklinde değiştiğini anlatan Büyükkaya, “Selanik, 562 sene Türk hakimiyetinde kalmış bir yer. İstanbul’un fethinden bu yana geçen süre bile 550 yıl olmadı daha. O dönemde Selanik’te Rum da yokmuş. Nüfusu, Türkler, Bulgarlar, Arnavutlar ve Yahudi göçmenler oluşturuyormuş. Şimdi Türklerin bu kadar uzun süre kaldığı Osmanlı Devleti’ne bağlı bir yerde, bugün sadece iki cami olması doğal mı?” dedi. Sözkonusu 2 caminin de minaresiz olduğunu, bunlardan birinin de Yunanistan’ın, ‘Tamir ediyoruz’ bahanesiyle yıllardır kapalı olduğunu anlatan Büyükkaya, “Bizim, ailemizden bildiğimiz, Selanik’te 52 camii varmış.
Kanuni Camiine Yunan oyunu
Zaten, 1876 yılında Selanik’i anlatan bir Yunan gravüründe de, en az 25 camii sayılabiliyor. Bu camiiler şimdi nerede?” diye sordu. Yunanistan’ın, kendilerine bağlı adalarda bulunan camileri de yok ettiğini anlatan Büyükkaya, Kanuni Sultan Süleyman’ın 1531 yılında yaptırdığı Süleymaniye Camii’ni de benzer bir akıbetin beklemesinden duyduğu endişeyi paylaştı. Büyükkaya, “Sultan Süleyman’ın yaptırdığı camiinin altını eşiyorlar şu sıralar. Ne yaptıkları sorulduğunda, ‘Bizans eseri arıyoruz’ açıklaması geliyor. Oysa bu camileri yıkmaya dönük şeyler olduğunu görüyoruz. Sırf ‘Bizans eseri vardır’ diye bu oyunu birçok yerde yapıyorlar” diye konuştu.
Polis namazıma izin vermedi
Ailesinin yaşadığı toprakları görmek için, turist olarak Selanik’teki ‘Kayalar’ bölgesine gittiğini anlatan Büyükkaya, “Orada eskiden camii olan, artık tamamen harabeye dönüşmüş bir yapı kalmış. Bir anda özlemle gelen bir duygu, namaz kılmak istedim. Çevreden görüp, hemen polise haber vermişler. Polis, içeri girip, beni durdurdu ve ‘Bunu niye yapıyorsunuz?’ diye sordu. Özlemle yapılmış bir şey, buna bile tahammül edemediler” dedi.
ÇİFTE STANDART UYGULUYORLAR
Yunanistan’a, “O topraklar 500 sene Türk hakimiyetinde kalmış, Müslüman bir ülke olarak yaşamış, üzerinde binlerce cami yapılmış… Hangisi bugün kullanımda? Bize, birini göstersinler?” diye seslenen Büyükkaya, “Birçok konuda olduğu gibi inanç özgürlüğü konusunda da çifte standart olduğunu görüyoruz. İnanç özgürlüğü sadece Türkiye ile ilgili konu sanki. Biz, kendi olanaklarımızla kiliseleri restore ediyoruz ama onlar oradaki inanç özgürlüğünün tahrip edildiğini insanlara nasıl davranıldığını görüyoruz. Yunanistan’la tarih birliğimiz. Bugün istiyoruz ki nasıl onların Kiliseleri burada açıksa bizim de bizim de camilerimiz açık olsun; insanlar ibadet edebilsin, bizim de eserlerimiz yıkılmasın korunsun” dedi. Büyükkaya, “Atina’daki caminin açılmasını istiyoruz. Başkaları bizden talepte bulunurken, biz hep veren olmak istemiyoruz” diye konuştu.
Zeynep Tuğrul/Ankara-Star Gazetesi