BAL-GÖÇ’te neler oluyor?

İçeriği Paylaş

Zülkef Yeşilbahçe – Bu haftaki yazımın başlığı bu günlerde Bursa Balkan göçmenleri
arasında sıkça sorulan bir soru. Buna, balkan göçmenleri yerine
Bulgaristan göçmenleri sanal âlem izleyicileri arasında cevabı aranan
bir soru desek daha doğru olacak.
Başlıktaki soru bana da sorulduğu için, siz değerli okurlarıma
aydınlatıcı ve doğru bilgiler verebilmem için konuları araştırdıktan
sonra bu köşeye taşıma kararını verdim.
Olayların ayrıntılarına girmeden önce şunu belirtelim. BAL-GÖÇ genel
merkezi ve şubelerinde kayıtlı üyeler müsterih olsunlar! BAL-GÖÇ
camiası güçlü ve köklü bir teşkilattır.
Kişisel hırs ve alınganlıklarla ortaya çıkan küçük anlaşmazlıkları bu
güne kadar aşmasını bilmiş bundan sonra da bilecektir.
Balkan göçmenleri son aylarda yapılan balkan panayırları
tarihlerinin belirlenmesinde, aralarında irtibat kopukluğundan,
sıkıntılar yaşandı.
İlk sıkıntı Organizasyonunu TEK Rumeli TV ve Bursa Büyükşehir
Belediyesinin yaptığı ikinci Balkan şöleninde yaşandı.
Bu organizasyonu sadece iki kuruluşun yaptığını özellikle
yazıyorum. Çünkü Bursa balkan göçmenleri dernek yöneticileri,13 Eylül
2011 tarihi akşamı Belediyenin Dobruca daki sosyal tesislerinde,17
Eylülde Bursa Atatürk stadyumunda yapılacak ikinci balkan şölene katkı
koymaları için toplantıya davet edildiler. Birincisi geçen yıl
İstanbul Ali Sami Yen stadyumunda yapılmıştı. Etkinliğe üç gün kala
dobruca tesislerinde yapılan toplantıda organizasyondan daha ziyade,
dernek yöneticileri arasında açılış töreninde ben konuşacağım. Sen
konuşacaksın tartışmaları çıkmış. Çıkmış diyorum çünkü o akşam davetli
olmama rağmen toplantıya katılamadım, anakarada idim. Bu bilgileri
toplantıya katılan bir arkadaşımdan aldım.
Bu olayda asıl çelişki, Kestel BAL-GÖÇ şubesinin aynı tarihte
bu yıl dördüncü kez düzenlediği iki günlük balkan panayırı ile
tarihlerin çakışması idi.
Her iki şölene de katıldım. Stadyumdaki şölende kalabalığın
oluşmasında sınıfta kaldık. Ancak Kestel panayırındaki kalabalık
muhteşemdi. Ne de olsa artık süreklilik kazanmış bir
etkinlikti.Panayırların düzenlenmesinde ikinci bir uyuşmazlık, Nilüfer
belediyesi ile BAL-GÖÇ Görüklü şubesi arasında yaşandı. Şube panayırın
24-25 tarihlerinde yapılmasını istiyordu. Ancak Nilüfer belediyesi
yetkilileri panayırın 1-2 Ekim tarihlerinde yapılacağını şubenin
ilanının üzerine duyurdu. BAL-GÖÇ şube yöneticileri ve genel merkez,
bu etkinlikte farklı bir konuya destek vermek için bu tarihte
ısrarlıydılar.
Bulgaristan da yapılacak yerel ve cumhurbaşkanlığı seçimleri için
Burca ve çevresinde daha fazla sandık açılması için Bulgaristan
vatandaşlığını koruyanlardan dilekçe vermek isteyenlere panayır
esnasında yardımcı olmak. Çünkü 26 Eylül dilekçe vermek için son
gündü. Yanılmıyorsam şube yetkilileri panayır esnasında binin üzerinde
vatandaşın dilekçe vermesinde katkıları oldu.
Nilüfer belediyesi kendi ilan ettiği tarihteki panayırda
kalabalığı sağlamak için BAL-GÖÇ çatısı dışında kalan balkan
derneklerinin desteğini almak istese de, her iki panayırda da Görüklü
göçmen konutlarındaki panayırlarda arzu edilen ilgi görülemedi.
Panayır tarihlerinin tespitinde hangi tarafın haklı veya haksız
olduğunu, siz değerli okurlara bırakıyorum.
BAL-GÖÇ de neler oluyor sorusunun giderek artmasına sebep olan
BAL-GÖÇ genel merkez ile Kestel şubesi arasında çıkan olaya da bir
nebze değinelim.
Geçen hafta içerisinde genel merkez bir kararla Kestel şube başkanı
Sabri Zümre yi görevden alma yazısı gönderiyor. Yazı kendisine teslim
edilmesi yerine bir pastaneye bırakılıyor. Beş yıldır gerek genel
merkez, gerekse üye ve yönetim kurulu ile uyum içerisinde hizmet
verdiğine inanırken; Böyle bir kararın kendisine ulaştırılması. Hem
kendisini hem de yönetim kurulunu son derece üzüyor. Tebligatta bunlar
belirtilmemesine rağmen, konuşulanlar, Sabri n panayıra gelen genel
merkez temsilcilerine ve diğer misafirlere sıcak davranmaması, aşırı
ilgi ve alaka göstermemesi. Geçmiş panayırlardan ve bu panayırdan elde
ettiği gelirin, tüzükleri gereği genel merkeze aktarmadığı iddia
edildiği yaptığım görüşmelerde ortaya çıktı.26 Ekim de genel kurula
hazırlanan bu şubenin başkan ve yöneticileri, teşkilatın birlik ve
beraberliği için ısrarlı görüşme taleplerine; BAL-GÖÇ merkez
yöneticileri Pazartesine randevu vermişler. Bu arada şubenin
kuruluşunda imzası olan birisi olarak Kestel şubesinin üyeleri adına
soruyorum;
Kestel yönetiminin geçmiş yıllarda uyumsuz ve tüzüğe aykırı hareket
ettiklerine dair, kaç kez yazılı uyarıda bulunuldu? Bu yönetim kaç kez
disiplin kuruluna veridi. Bütün bunlar olmadı ise, bu olayın BAL-GÖÇ
genel merkezinden birisinin öncülüğünde yürütülmesi. O şahsın
yıpratılması amaçlanmış olmasın! Bir abiniz olarak sesleniyorum;
Teşkilatın parçalanması için avuç ovuşturanlara alet olmayın.
Pazartesi bu işi tatlıya bağlayın!