Ülkede 25 Ekim tarihinde yapılan yerel seçimlerden alınan sonuçlar henüz kesinleşmiş olmasa ve bazı yerlerde ikinci tur yapılacaksa da bazı temel sonuçları yapmak mümkündür.
Siyasi güçlerin yerel seçimlerde aldıkları oy oranlarında önemli bir değişiklik yok – iktidar partisi GERB, oyların yüzde 32’lik bölümünü alarak önde gitmeyi sürdürüyor, sol parti olan BSP yüzde 13 oranında oy alarak ikinci yerde, oyların yüzde 12’sini alan DPS ise üçüncü sırada yer alıyor. Koalisyon hükümetinde yer alan Reformcu Blok’un aldığı sonuç /yüzde 9/, koalisyona destek veren ABV /yüzde 4/, VMRO /yüzde 3/ ve NFSB’nin /yüzde 2/ aldıkları oy oranları ile birlikte toplamda yüzde 18 olup GERB partisinin yürütüm erkini sürdürmesine olanak sağlıyor. Böylece ekonomik kriz ve bundan önce görülmemiş derecede yoğun göç dalgası ortamında Bulgaristan siyasi istikrarını koruyor.
Siyasi güçler 2014’te yapılan genel seçimlere kıyasla her ne kadar oy oranlarını koruduysa da hepsi belirli sayıda oy kaybına uğradı. GERB 50 000 kadar, BSP 12 000 kadar, DPS 87 000 kadar, Reformcu Blok 85 000 kadar, Ataka ise 56 000 kadar oy kaybetti. Bu rakamlar ürkütücü olmamakla birlikte seçmenlerin tutumunda belirli bir değişikliğin olduğunu ortaya koyuyor.
Tutum değişikliği seçim sistemine elektronik ortamda oy verme imkanının getirilip getirilmemesine ilişkin ulusal çapta düzenlenen referandumda kendini daha da belirgin şekilde gösteriyor. Siyasi güçler her ne kadar doğrudan demokrasi biçimi olarak referanduma pek sıcak bakmadıysa da ve anlaşılan elektronik ortamda oy verilmesinin güvenli olmadığını açıkça göstermek niyeti ile elektronik oylama karşıtları tarafından Merkez Seçim Komisyonu, İçişleri Bakanlığı, “Bilgi Hizmetleri” Müdürlüğü ve Nüfus Kayıt ve İdari Hizmetler GRAO sitelerine karşı düzenlenen korsan saldırısına rağmen sandık başına gidenlerin yüzde 71’lik bölümü elektronik oylamaya “evet” oyu kullandı. Referanduma katılım oranı yüzde 35 olmak üzere sonuçların tanınması için aranan oranın çok altında kalsa da konunun Meclis’te görüşülmesi için yeterlidir. Yapılacak olan tartışmalar, siyasi güçlerin referandumla ilgili sakıncalarını gözden geçirmek mecburiyetinde bırakacak, ki bu birçok gözlemcinin kamu için önemli olan bazı esas konularda referandum yolu ile karar verilmesi fikrinin yavaş olsa da kararlı bir şekilde ilerlediğini düşünmelerine yol açıyor.
Farklı seçim türlerinin referandumla birlikte yapılması fikri de kazandı. Referandumda oy kullananların yüzde 98’lık bölümü yerel seçimde de oy kullanmıştır, yerel seçimde oy kullananların ise yüzde 88’lik bölümü referandumda oy vermiştir. Bundan dolayı sosyologlar referandum ayrı yapılsaydı eğer yerel seçimlere katılım oranının daha düşük olacağını söylüyorlar.
Sonuçta 25 Ekim’de halk oylaması ile bir arada yapılan yerel seçimler ülkeye önemli bir siyasi değişiklik getirmedi ve seçim süreci ile ilgili bazı kusurları gidermediyse de ülkemizin demokrasi tecrübesine belirli katkılar sağladı.
Kaynak: BNR