Türkiye’nin Sofya Büyükelçisi İsmail Aramaz, Türkiye ve Avrupa Birliği’nin (AB) birbirlerine sürekli ihtiyaç duyacaklarını söyledi. Avrupa Parlamentosu’nun Sofya’daki Enformasyon Merkezinde düzenlenen ”Türkiye Nereye Gidiyor?” konulu konferansta konuşan Büyükelçi İsmail Aramaz, Türkiye’nin AB’ye entegrasyon sürecinde yoluna devam edeceğini belirterek, şunları söyledi: ”Karşılıklı bağımlılığımızın sağladığı yararların örneklerinden biri Nabucco projesidir. Biz gittikçe Avrupa’ya yakınlaşıyoruz. Türkiye–AB görüşmelerinin süreci memnuniyet verici bir tarzda gelişmektedir. Bu görüşmelerde her iki taraf bir yandan zamana, diğer yandan uyuma ihtiyaç duymaktadır. Hızlı olmayan ilerleme süreci de kötü bir süreç sayılmaz. Ama Türkiye’ye vize politikası alanında uygulanan koşulların bazıları gerçekten çok sert sayılır.”
”Sıfır sorun prensibi değişmez”
Büyükelçi Aramaz, Türkiye’nin uluslararası ilişkilerinde daha önce ilan ettiği ”Sıfır Sorun Politikası”nı sürdürme prensibinin değişmediğini vurgulayarak, ”Biz, devlet olarak bu politikaya başka alternatif görmüyoruz” dedi. Türkiye’nin tüm komşularıyla ilişkilerini olumlu yönde geliştirdiğini ve sağlıklı diyalog kurmaya çalıştığını belirten Aramaz, ”Daha önce belirlediğimiz ”sıfır sorun’ politikasının alternatifi yoktur.” ifadesini kullandı. Türkiye’nin Suriye’den 3 bine yakın mülteci kabul etmek zorunda kalmasına rağmen bugüne dek tüm mülteci sorunlarına tek başına çözüm bulduğunu kaydeden Aramaz, ”Bizim gerek Balkanlar, gerek Orta Asya, gerekse Ortadoğu ülkeleriyle ilişkilerimiz oldukça verimlidir.” diye konuştu.
Türkiye’nin uluslar arası diyaloğa katkısı
Büyükelçi Aramaz, Türkiye’nin 21. yüzyılda uluslararası diyalogda etkin bir rol oynadığını da ifade ederek, Türkiye’nin demokratikleşme süreci çerçevesinde farklı tarzda ilerleme sağlayan Arap ve Ortadoğu ülkeleriyle sağlamaya çalıştığı etkin diyalog örneğini dile getirdi. Bu konuda Afganistan’ı örnek gösteren Büyükelçi Aramaz, ”Afganistan’daki rolümüz zannedildiğinden büyüktür. Orada askerimizin hayatını feda etmeden, yerli halkın yabancı askeri temsiline karşı tavrını yumuşatmaya çalıştık. Bunu pek az sayıda ülke başarabilmiştir” dedi.
15 yıl sonrası Türkiye
Konferans sırasında ”15 yıl sonrası Türkiye nasıl olacak?” şeklindeki bir soruya karşılık Büyükelçi Aramaz, ”Bölgesel, coğrafi anlamda Rusya ile yoğun bir işbirliği bekliyoruz” yanıtını verdi. Aramaz, ”Kişisel görüşüme göre, 60-70’li yıllarda eski SSCB ile ilişkilerimizi soğuttuktan sonra gelecek dönemde Rusya ile ilişkilerimiz istikrarlı olarak gelişecektir. Arada kaçırdığımız mesafeyi telafi edebileceğiz” dedi. Ermenistan–Türkiye ilişkilerinin de gelişebileceğini umut ettiğini ifade eden Büyükelçi Aramaz, ”O zamana kadar daha demokratik bir İran’ı da bekleyebiliriz” diye konuştu. Ortadoğu’da da çok büyük değişikliklerin meydana geleceğini öne süren Aramaz, Türkiye’nin hiç kimseye model olma niyetinde olmadığını, kimseden Türkiye modelini taklit etmesini beklemediğini kaydetti.
Metin Kazak: Türkiye Asla yılmayacak
DPS Avrupa Parlamentosu Milletvekili Metin Kazak da, Türkiye’nin demokratikleşme sürecinden “asla yılmayacağına inandığını” söyledi. Konferansa konuk olarak katılan Kazak, yaptığı konuşmada son kamuoyu araştırmalarının seçimde AK Partinin yüzde 40 ile 45 oranında oy almasının beklendiğini ifade ederek, ”Ondan sonra Türkiye’nin yapacağı Anayasal reformların sonuçlarını ilgiyle bekleyeceğiz” dedi. Avrupa Birliği’nin benimsediği ”Çeşitlilikte Birliktelik” formülünün Türkiye’de nasıl uygulanacağı konusunda AB’nin ilgisinin sürdüğünü belirten Kazak, güçlü bir ekonomiye sahip Türkiye’nin hem bölgede hem de Avrupa’da etkin bir rol oynayacağını kaydetti. Kazak, ”Türkiye’de seçimleri kim kazanırsa kazansın, Türkiye’nin Avrupa yolu devam edecektir.” diye konuştu.
Türkiye’nin 10 yıllık istikrarlı gelişim örneği
”Türkiye Nereye Gidiyor?” konulu bir rapor sunan Avrupa Dış Siyasi Konseyi Bulgaristan Ofisi Müdürü Dimitar Beçev ise Türkiye’nin 10 yıldır istikrarlı bir siyasi ve ekonomik politika izlediğini söyledi. Baçev, ”Türkiye’nin son 10 yıldır istikrarlı ekonomik gelişimi konusunda kimsenin şüphesi olamaz. Bakınız, Türkiye’nin büyüme oranı AB ülkelerin büyüme oranını bile geçmiş durumdadır” dedi. Sadece bölgesel anlamda değil, küresel alanda bile Türkiye’nin bir güç olduğunu kanıtladığını söyleyen Beçev, ”Türkiye’de gerçekten reformlar gerçekleşiyor. Ülkenin siyasi yaşamında geniş kapsamlı ve canlı siyasi tartışmalar ve sonuçlar yaşanıyor” dedi.
aa
