Avrupa ve Alman medyasında, Başbakan Tayyib Erdoğan’ın AB Parlamentosunda yapacağı konuşmadan bir gün önce ‘Erdoğan çapraz sorgu için Strassburg’a davet edildi’, ‘Türk Başbakan ülkesindeki demokratik noksanları açıklamalı’, ‘Türkiye’de basın özgürlüğü giderek daralıyor’ gibi başlıklar atıldı. Ancak konuşma sonrası sorguya çekilen bir başbakandan çok Avrupa’ya hoşgörü ve siyaset dersi veren bir başbakanla karşılaşan Avrupa medyası bugün ‘Erdoğan’ ismini zikretmekten kaçındı.
Almanya’da yayınlanan ‘Die Welt’ gazetesi online yayınında iki gün önce Başbakan Erdoğan’ın AB Parlamentosunda ‘çapraz sorguya’ tutularak Türkiye’deki demokrasi açıklarını izah etmek zorunda kalacağını belirtmişti. Hürriyet gazetesine de dayanarak, Erdoğan’ın Avrupa’nın temel değerlerini kabul ettiğini tekrarlayacağı bildirilen haberde AB parlamenterlerinin basın özgürlüğüne getirilen sınırlamalar konusunda Erdoğan’ı sıkıştıracakları kaydedildi.
Ancak Başbakan Erdoğan AB Parlamentosundaki konuşmasında sorgulanan bir başbakandan ziyade Avrupa’ya, ırkçılığa karşı tedbir alması, popülizmden vazgeçmesi ve daha çok hoşgörülü olması gerektiği dersi veren bir başbakan olarak Avrupa medyasını şaşırttı. Erdoğan konuşmasında Avrupa’daki kutuplaşmaya değinerek şiddetin giderek arttığını ve Avrupalı politikacıların popülizmi kullanarak oylarını arttırmaya çalıştıklarını söylemişti.
Türkiye’nin AB ile görüşmeleri, Türkiye’deki siyasi durum ve gazetecilerin asıl tutuklanma nedenleri konusunda açıklamalar yapan Başbakan Erdoğan’ın konuşmasına Avrupa medyasından henüz bir tepki gelmedi. Siyasi çevreler ve medya Erdoğan’ın konuşmasını ve verdiği cevapları bir daha değerlendirdikten sonra yarın birtakım yorumlar yapabilir. Erdoğan’ın bir soruya cevabında kullandığı ‘Fransız kalmak’ tabiri belki de Avrupa medyasını en çok meşgul edecek sözler arasında yeralacak.
