Osmanlının Balkanlara geçmesinden önce de bu topraklarda tasavvuf ehlinin varlığı hissedilse de, tekke ve zaviyelerin kurulmamasıyla tarikat ehlinin manevi hizmeti Osmanlı idaresinin kurulmasıyla ortaya çıkmıştır. Balkanlarda ve söz konusu olan bugünkü Sırbistan, Bosna –Hersek, Kosova, Makedonya ve Arnavutluk’ta yayılan tarikatların başında Halvetilik gelmektedir. Osmanlı döneminde en çok tekke ve zaviyeye sahip olan Halvetilik, bugün maalesef çok az sayıda tekkenin var olduğu görülmektedir. Osmanlının bu bölgelerden çekilmesiyle tekkelerin çoğu yıkılmış veya terk edilerek harabe haline dönmüştür.
Bugünkü Sırbistana bir göz attığımızda önemli merkezlerde kurulan Halveti tekkelerinden hiç bir iz kalmamıştır. Osmanlı İdaresi altında Halvetiliğin Sırbistan’daki merkezi Ujiçe şehridir. Ujeçe’li Muslihuddin, İstanbul Kadırga’daki Sokollu Mehmet Paşa Dergahında postnişin olan Şeyh Mehmet b. Ömer efendi’de sülukünü tamamladıktan sonra Ujiçe’ye dönerek bir Halveti tekkesi kurmuştur. Şeyh Mehmet b. Ömer efendi ise Sofyalı Bali Efendinin (ö.1553) halifesidir. Bugünkü Makedonya Cumhuriyeti sınırları içinde bulunan Strumitsa (Ustrumca)’da dünyaya gelen Bali efendi tahsilini Sofya ve İstanbul’da tamamladıktan sonra Halvetiliğin Cemaliyye şubesinin kurucusu Aksaraylı Cemal Halveti’nin (ö.1493-1494) halifelerinden Kasım Çelebi’ye (ö.1518) mürid olmak suretiyle tasavvuf yoluna girmiştir. Halifeliği kazanan Bali efendi, Kasım Çelebi’nin vefatından sonra bir müddet İstanbul’da Akşemseddin Tekkesinde kaldıktan sonra Sofya’ya gelerek irşad görevini vefatına kadar sürdürmüştür.
İlim ve zühd sayesinde hızlı bir şekilde ün kazanan Şeyh Muslihuddin efendi, halifeleri vasıtasıyla Balkanların bir çok yerinde Halveti dergahı açmıştır. Aksaraylı Cemal Halvetiyle başlayan Halvetiliğin Cemaliye Şubesi Kasım Çelebi,Sofyalı Bali efendi, Şeyh Mehmet b, Ömer( Kurt Mehmet Efendi), Şeyh Muslihuddin ile silsile Ujiçe’de devam etmiştir. Şeyh Muslihuddin’den sonra büyük oğlu Şeyh Hasan (ö.1678),ondan sonra da Şeyh İsa tekkenin şeyhliğine geçmişlerdir. Avusturya ordusu Ujiçe’yi ijgal ettikten sonra Şeyh İsa orayı terk ederek Bursaya yerleşmiş ve 1712 yılında vefat etmiştir. Ondan sonra tekkede Şeyh Muhammed Muhyiddin Mustafa şeyhlik yapmıştır. Belgrad valisi Şerif Halil Yusuf Paşa’nın emriyle ailesinin Ujiçe’den uzaklaşmasıyla tekkede faliyet sona ermiştir.
Evliya Çelebi 1660 yılında Belgrad şehrini ziyaret ettiğinde mevcut 17 tekke arasında Şeyh Kurucuzade’nin yönettiği bir Halveti tekkesinden de söz eder. Kurucuzade’nin salih ve abid bir Şeyh ve Üsküdar’i Mahmud efendinin halifesi olduğunu ifade eder.
Belgrat’ta diğer bir Halveti tekkesinden ve onun başında bulunun Hamza Dede’den de söz edilir. Tekkenin Halvetiliğin,Ahmedilik şubesinin Sinanilik koluna ait olduğu yazılmıştır.
Niş şehrinde de 1843 yılına kadar faaliyetine devam eden ve Şeyh Seyyid Mustafa tarafından kurulan bir Halveti tekkesinin var olduğu kaydedilmiştir. Sırbistan’ın Leskovac ( Leskovça), Szegedvaroş, Sokobanja, Vranje ve Ajdovşçina şehirlerinde de Halveti tekkelerinin mevcud olduğu kayitlere geçmiştir.. Bugun bu tekkelerden hiç bir nişan kalmamıştır. Hepsi yıkılmıştır.
Bosna- Hersek’ in Osmanlı idaresine geçmesinden sonra XVI yüzyılın ilk yarısından itibaren Saraybosna başta olmak üzere bir çok şehirde Halveti dergahları kurulmuştur. Osmanlı döneminde Bosna –Hersek’in en önemli yöneticilerinden biri olan Gazi Husrev Bey, Saraybosnanın merkezinde kurduğu külliyede bir hanikah da inşa etmiştir. Vakfiyede hanikahın başında Halveti tarikatına mensub bir şeyhin olması şart olarak ifade edilmektedir. Özellikle şeyhlerin ihlaslı, iyi davranışlı, cömert, takva ve vera elbisesini giymiş,şeriat yolunda müstakim olmaları, sadık ve evliyaların yolunda yürümeleri, şeriatın emir ve nehiylerine sıkı riayet etmeleri, cemaatla namaz kılmaları, oruç tutmaları, zikir yapmaları, Kur’an okumaları, nefsine galip gelmeleri ve salik olarak güzel ahlaka sahip olmaları şart koşulmuştur. Şeyh’in Halveti tarikatına mensup olmasını isteyen Gazi Husrev Bey, XIX yüyılın ortalarından itibaren Saraybosna’da Halvetiliğin etkisi azalıp, Nakşibendi’liğin artması sebebiyle hanikaha Nakşibendi şeyhleri getirilmiştir. Bir zaman sonra da hanikah medreseye dönüştürülmüştür. Gazi Husrev Bey hanikahında XVIII ve XIX yüzyılda şeyhlik yapan zatların isimleri kaydedilmiştir. Şeyh Muhammed oğlu Şeyh Ahmet (ö.1731), Şeyh Sabit(ö.1765), Ahmet b. Mustafa, Mehmet Razi b. Veliyuddin ( ö.1786), Ahmet b. Mustafa(2. defa), Şeyh Küçük Muhammed ( ö. 1852) ve Derviş Haşim, Halvetiliği devam etmişlerdir. Hanikah Nakşibendi tarikatına geçince ve medrese olarak kullanılmaya başlayınca Şeyh Mustafa’dan ( ö.1864), Muhammed b. Muhammed Haciyamakoviç (ö.1878),Şeyh Arif Sıdki Kurdi( ö. 1890),Hasan Spaho(ö. 1905),Ömer Kırşlakoviç (ö. 1912),Şeyh Abdullah Bayriç(ö. 1923),Ahmet Haciyamakoviç(ö. 1931) ve Hamid Berberoviç(ö.1934) hizmet etmişlerdir.
XVII yüzyılda Saraybosna’da ikinci Halveti tekkesi Şeyh İbrahim Bistrigi tarafından kurulmuştur. Şeyh İbrahim Bistrigi tahsilini İstanbul’da tamamladıktan sonra tasavvufi ilimleri ve seyr-ü sülükünü Ujiçeli Şeyh Muslihuddin’in yanında tamamlamıştır. Şeyh İbrahim Bistrigi 1660 yılında vefaatından sonra oğlu Şeyh Muhammed b.İbrahim Bistrigi (ö. 1671) ve torunu Şeyh Salih b. Muhammed(ö. 1698)’ten sonra Şeyh Muhammed . Salih(ö.1762), Şeyh Yakub b.Halife b. Muhammed (ö.1766),Şeyh İbrahim (Yakub’un kardeşi),Şeyh Muhammed Halife b.Yakub (ö. 1856) ve tekkenin son şeyhi Yakub Yakuboviç (ö. 1923) tekkede hizmet etmişlerdir.
Elçi İbrahim Paşa tarafından Travnik şehrinde de bir tekke inşa edilmiş. Tekke’nin ilk şeyhi Şeyh Ahmet’den sonra Şeyh Hacı Mehmet (Ö.1780), Hacı Salih(ö. 1809), Şeyh Ahmet Reşid (ö. 1830) yıllarında tekkede hizmet etmişler. 1830-1871 yılları arasında ise Travnik müftüsü Derviş Muhammed Korkut şeyhlik ve müderrislik yapmıştır. Onun vefatından sonra 1871-1892 yılları arasında oğlu “Hacı Molla Efendi” lakabıyla bilinen Hazim Korkut devam ettirmiştir. Ondan sonra posta oğlu Asim Korkut(ö. 1938) geçmiştir.
Bosna-Hersek’te Halveti tekkelerinin Vişegrad, Byelyina, Rudo ve Donya Tuzla şehirlerinde yayılmasında Saraybosna Yediler Türbesi türbedarı Şeyh Seyfullah (Ebu Leys)Efendi İblisoviç’in (ö.1889) büyük emeği vardır..
Konjiç şehrinin merkezinde inşa edilen Mehmet Çauş külliyesinde, Halveti tarikatına mensup bir tekkenin var olduğu da kayıtlarda yer almıştır. Tekkenin ilk şeyhi Ujiçeli Şeyh Muslihuddin’in oğlu Şeyh Hasan’ın müridi olan Şeyh Muhammed Cumhurdur.(ö.1679).Vefatından sonra posta Şeyh Abdülkerim(ö. 1722),Şeyh Muhammed(ö.1784), Şeyh Ali (ö.1819),Şeyh Salih (ö.1833), Şeyh Abdullah(ö.1881) ve Şeyh Arif(ö.1941).
Mostar kasabasına yakın Buna nehri üzerinde Blagay Halveti tekkesi vardır. Bu tekkeyi Ujiçe’li Şeyh Huslihuddin’in müritlerinden ve o zaman Mostar Müftüsü olan Ziyauddin Ahmed b. Mustafa (ö.1679) tarafından inşa edilmiştir. Mostar’ı 1855-1860 yılları arasında ziyaret eden Fransız seyyah Ch.Pelerin, kitabında şöyle yazmıştır: “Buna nehrinin kaynağında her yönüyle ruha hitap eden bir halvethane vardır. Orada dua eden insanlarla beraber nehirdeki balıklar ve ağaçlardaki kuşlar da dua etmektedir”.
Bu tekkede ilk dönemlerde posta oturan şeyhlerin isimleri bilinmemektedir,ancak XIX yüzyılın ortasında Açık Baş Muhammed Hindi’nin şeyh olduğu bilinmektedir. Şeyh Hindi 1876 yılında vefat edip yerine oğlu Seydo Şehoviç (ö.1925) şeyh olmuştur. Tekke çeşitli dönemlerde onarılmıştır. Bugün ayakta olan Blagay Halveti tekkesinde Halveti usulu icra edilmemektedir.
XVI yüzyılın ikinci yarısında Prusac (Akhisar) şehrinde, İstanbulda tahsilini tamamlayarak Akhisar’a kadı olarak atanan Hasan Kafi (Pruşçak) tarafından bir Halveti tekkesi inşa edilmiştir. Onun vefatından sonra posta kimin oturduğu belli olmasa da XIX yüzyılda Şeyh Abdullah b.Hüsameddin,Şeyh Muhammed b. Seyfuddin ve Şeyh Mehmed b. Hasan’ın şeyhlik yaptığı biliniyor.
Osmanlı döneminde Saraybosnada 3 hanikahın Halveti olduğu ve Bosna-Hersekte, Vişegrad, Rudo,Bjelina, Donja Tuzla gibi yerlerde 10 Halveti tekkesinin var olduğu görülmektedir. Halveti tekkelerine 1930 yılına kadar rastlamak mümkündü, fakat İkinci Dünya Savaşından sonra, malesef bugün de Halvetiliği icra eden tekke yoktur.
Halvetilik, Kosova’da en yaygın tarikatlardan biridir. Prizren şehri Kosova’da Halvetiliğin merkezi olarak kabul edilir. Şehir merkezinde Pir Osman Baba tarafından Saraçhane Halveti tekkesi kurulmuştur. İlk tahsilini memleketinde gördükten sonra Serez’de Pir Hüseyin Serezi’den icazet alarak Prizren’de 1713 yılında Halveti- Ramazaniye asitanesini kurmuş ve Halvetiliğin etrafa yayılmasını sağlamıştır. Tekkede büyük semahane, avluda şadırvan ve 9 şeyhin türbesi vardır. Pir Osman Babanın vefatından sonra şeyhlik makamına oturanlar şunlardır: Şeyh Ahmet b. Şeyh Osman (ö. XVIII. yüzyılın ikinci yarısı), Şeyh Sinan b. Şeyh Osman(ö.1808-09), Şeyh Hüseyin b. Şeyh Sinan , Şeyh Cemaluddin,Şeyh Şehabuddin,Şeyh Alauddin(ö.1918), Şeyh Hüseyin(ö.1926), Şeyh Hasan (ö. 1955), Şeyh Necati (1927-2001). Halvetiliği devam ettiren Saraçhane Halveti tekkesinde posta Şeyh Necati’nin oğlu Şeyh Abidin oturmaktadır.
Prizren’in Saraçhane Tekkesi’nden Pir Osman’ın torunlarından Şeyh Şehabuddin’in halifelerinden Şeyh Muhammed tarafından Yakova’da (Gjakova) şehrinde Halveti tekkesi kurulmuştur. Vefatından sonra posta Şeyh Halid, Şeyh Ahmed,Şeyh Hüseyin ve 1956 yılında posta oturan Şeyh Halid II olmuştur.
XIX. yüzyıl sonlarında Yakova şehrinde ikinci Halveti tekkesi Şeyh Ahmet Muliçi tarafından 1935-1940 yılları arasında inşa edilmiştir. Ondan sonra Şeyh Bedruş posta oturmuştur.
Kosova Kameniçesi köylerinden Topanica’da 1754 yılında Gilan’ın Livoça köyünden Şeyh Zeynelabidin bir Halveti tekkesi açmıştır.Onun vefatından sonra Şeyh Ali, Şeyh Rüstem, Şeyh İsmail ve Şeyh Abdülkadir posta oturmuştur. Bu tekke 1912 yılından çalışmamaktadır.
Preşova şehrinde kurulan Halveti tekkesinden başka Rakovça köyünde de Şeyh Begzad tarafından bir tekke kurulmuştur.Vefatından sonra posta Şeyh Enver oturmuştur. Bu tekke II. Dünya savaşında yıkılmıştır.
İpek şehrinde de 1893 yılında Şeyh Süleyman tarafından kurulan Halveti tekkesinde Şeyh İshak, Şeyh Yunus, ve Şeyh Enver posta oturmuştur.
Prizren Saraçhane Halveti tekkesinin kurucusu Pir Osman Baba’nın halifelerinden Şeyh İbrahim, Damyan’da bir Halveti tekkesi kurmuştur. Vefatından sonra bu tekkede Şeyh Mustafa, Şeyh Ali, Şeyh Ahmed, Şeyh Ali Baba,Şeyh İbrahim ve Şeyh Bayram posta oturmuşlardır. Bu tekkede hizmet devam etmektedir.
Gilan şehrinde bugün Halveti tarikatına mensup tekke bulunmamaktadır,fakat mevcut olan türbeler bu şehirde de Halvetiliğin var olduğunu kanıtlar. Türbelerin birinde Halveti şeyhlerine ait olan Şeyh Salih ve Şeyh İbrahim’in kabirleri bulunmaktadır. Türbenin yanındaki kabirde de Gilanlı Şeyh Ömer’in gömülü olduğu biliniyor. Diğer bir türbe de Burunsuz Baba türbesidir,orada Halveti şeyhlerinden Şeyh Ramiz’in yattığı söyleniyor.
Mitroviça şehrinde bugün de faal olan Halveti tekkesini XIX. yüzyılda Şeyh Muhammed açmıştır. Ondan sonra Şeyh Mehmet, Şeyh Hamza, Şeyh Ali, Şeyh Ahmet ve Şeyh Muhammed posta oturmuşlardır.
Kosova’nın Rahovça (Rahovec) kasabasında da XVII. Yüzyılın sonu XVIII. yüzyılın başlarında Şeyh Eyyub’un oğlu Şeyh Süleyman tarafından bir halveti tekkesi kurulmuştur.Tekkede Şeyh Haydar,Şeyh Yusuf, Şeyh Mustafa, Şeyh Niyazi,Şeyh Yusuf,Şeyh Süleyman,Şeyh Recep ,Şeyh Yunus ve Şeyh Muhyiddin posta oturmuşlardır. Bugün de faal olan tekkede semahane,halvet odaları,kahve ocağı ve diğer bölümler vardır. Tekke yanında bulunan türbede 13 kabır yer almaktadır.
Deçan kasabasına yakın Nevrokoz köyünde Yakovalı Şeyh Halid tarafından Halveti tekkesi açılmıştır. Şeyh Halidin vefatından sonra İşkodralı şeyh Tara,Şeyh İslam, Şeyh Mehmet, Şeyh Kazım, Şeyh İsmail,Şeyh Hüsrev ve Şeyh Hızır şeyhlik yapmışlardır.
Prizren’in etrafında Lukinje köyünde Şeyh Bekir tarafından kurulan Halveti tekkesinde Şeyh Recep,Şeyh İsmail ve Şeyh Recep şeyhlik yapmışlardır.
Yumnik’te ki Halveti tekkesini Şeyh Osman kurmuştur. Vefatından sonra posta,Şeyh Mehmet, ve Şeyh Cafer oturarak hizmet etmişlerdir.
Kosova’da Halvetiliğin Ahmediye kolunun Sinaniye şubesine ait bir tekke Prizren’de XVII. yüzyılın başlarında Horosanlı Kutub Şeyh Musa tarafından inşa edilmiştir. Şeyh Musa’dan sonra posta,Şeyh Hasan, Şeyh Mahmud, Şeyh Muhammed,Şeyh Akib Ömer, Şeyh İsmail, Şeyh Mustafa, Şeyh Abdülfettah, Şeyh İsmail,Şeyh Ömer,Şeyh Vehbi, Şeyh Abdurrahman ve Şeyhzade Mahmud oturmuşlardır. Bu tekke XIX. yüzyılın sonlarına kadar faliyette bulunmuştur.
Prizren’de ikinci bir Sinani tekkesi 1768 yılında Şeyh Ali Recep Koro tarafından kurulmuştur. Vefatından sonra posta Şeyh Mehmet, Şeyh Ali, Şeyh, Şeyh Abdülgani ve Şeyh Abdurrahman oturmuştur. Bir dönem kesintiye uğramışsa da XX. yüzyılın başlarından itibaren İstanbul’da Eyüp Ümmi Sinan tekkesinden icazet alan Şeyh Şaban Şişko özel evlerde zikre devam etmiştir. 1992 yılında vefatından sonra görevi büyük oğlu Şeyh Hüseyin Şişko devam ettirmektedir.
Ondördüncü yüzyılda kurulan Halvetiye tarikatı en çok kol ve şubeye sahip olan tarikattır.
Makedonya’da Halvetilik, Sinani, Karabaş ve Hayati kolları olarak faliyet gösterdiği bilinmektedir. Halvetiliğin Sinanilik kolunu incelediğimizde Üsküp’te iki tekke’nin varlığı tespit edilmektedir. Ümmi Sinan veya diğer ismiyle Veliyüddin Vardar Sinani Tekkesi, Vardar nehri kıyısında onaltıncı yüzyılın sonlarında İbrahim Ümmi Sinan müridlerinden Abdülhadi el Vardari tarafından kurulmuştur. Ondan sonra Veli Dede posta oturmuştur. 1806 yılında tekkenin şeyhliğine Şeyh Abdülfettah gelmiştir. 1833 yılında Muhyiddin Halife ve ondan sonra Abdülgafur Halife Şeyh olmuştur. Tekkenin son Şeyhi Hafız Ömer Mehmet Efendi 1912 yılına kadar şeyhlik yapmıştır ve ondan sonra Türkiye’ye göç ederek 1954 yılında vefat etmiştir.
Üsküp’te ikinci Sinani Tekkesi İplikçi Hasan Efendi tekkesidir. İplikçi Hasan Efendi de İbrahim Ümmi Sinanın halifelerinden Nasuh Efendi’nin ve Veli Dede’nin mürididir. Onyedinci yüzyılın başlarında kurulan tekkede İplikçi Hasan Efendi’den sonra posta şu şeyhler oturmuştur: Şeyh Derviş Efendi, Şeyh Şit Efendi, Şeyh Terzili Ali Efendi, Şeyh İbrahim Bukagili, Haci Abbas Baba, Şeyh İbrahim, Şeyh Bahaeddin, Şeyh Halid, Şeyh İbrahim, Şeyh Abbas ve Şeyh Kadri Efendi. Bu tekke 1963 yılındaki depremde yıkılmıştır.
Prizren Saraçhane Halveti Tekkesinden icazetli olan Şeyh Salih Baba onsekizinci yüzyılda Üsküp’te Vardar nehrinin sağ kıyısında Halveti tekkesini kurmuştur. Şeyh Salih bir dönem İstanbul’da kaldıktan sonra var olan tekkeyi genişletmiştir. Şeyh Salih’in vefatından sonra posta Şeyh Behlül, Şeyh Arif, Şeyh Daut, Şeyh Süleyman, Şeyh Süleyman, Şeyh İbrahim, Şeyh Haydar posta oturmuşturlar (Şeyh İbrahim ve Şeyh Haydar Halveti tarikatı icazetinin dışında Rifai tarikatından da icazetliydiler ). Halveti tekkesinin yıkılmasıyla son şeyh olan Şeyh Haydar Üsküp Rifai tekkesine geçmiştir ve Halvetilik onunla durmuştur.
Diğer bir Halveti tekkesi de Zincirli Tekke olarak anılmaktadır. Şeyh Adem Baba’nın kurduğu bu tekkede onun vefatından sonra Şeyh Süleyman, Şeyh Ebu Bekir, Şeyh Osman, Şeyh Ali, Şeyh Mustafa Kenzi ve Şeyh Mehmet Ferit tarafından hizmet edilmiştir.
Köprülü’de Şeyh Mehmet baba tarafından Halveti Derbent Dergahı kurulmuştur. Demirkapı yakınında bulunan Koşarka köyünde yaşadıkları zaman Halveti Şeyhi Şeyh Mustafa babadan hilafet almıştır. Şeyh Mustafa baba ise Leskovsalı Aziz Şeyh Hüseyin babanın halifesidir.
Şeyh Mehmet ilim ve davranışlarıyla etrafında birçok derviş toplamış ve müridleri vasıtasıyla Köprülü etrafındaki köylerde de zaviyeler açmıştır. Şeyh Mehmet’in 1754 yılında vefatından sonra posta oğlu Şeyh Osman baba oturmuştur. O da Koşarkalı Şeyh Mustafa babadan hilafet almıştır. Şeyh Osman babanın 1804 yılında vefatından sonra, Şeyh Mustafa babanın oğlu Şeyh Mahmut babadan hilafet olarak oğlu Şeyh İbrahim baba 1844 yılına kadar posta oturmuştur. Şeyh İbrahim babadan sonra 1856 yılına kadar büyük oğlu Şeyh Nureddin baba, ondan sonra da küçük oğlu Şeyh Süleyman baba 1862 yılına kadar pota oturmuştur. Şeyh Süleyman baba hilafeti Prizren’in Saraçhane Halveti Şeyhi Cemali babadan almıştır. Şeyh Süleyman babanın vefatında oğlu şehzade İsmail sekiz yaşındaymış. Prizren’e gönderilerek onsekiz yaşına kadar ders alarak hizmet ettikten sonra Şeyh Abidin babadan hilafet alır ve Derbent dergahında 1912 yılına kadar 40 yıl posta oturmuştur. Şeyh İsmail babanın Hakk’ın rahmetine kavuşmasından sonra Prizren Halveti dergahı potnişini Şeyh Ali Alaeddin babadan hilafet alarak oğlu Şeyh Ahmet baba 1950 yılına kadar posnişinlik yapmıştır. Onun yerine ise oğlu Şeyh Ali Alaeddin Saraçhane dergahı Şeyhi Hasan babadan hilafet alarak posta oturmuştur. Şeyh Ali Alaeddin 1957 yılında Türkiyeye göç etmesiyle Derbent Halveti tekkesi yıkılmıştır.
NOT: Prizrende ki Saraçhane Halveti tekkesini kuran Pir Osman baba Serezli Pir Eşşeyh Hüseyin Effendi’den icazet almıştır. Tekkede var olan şecereye göre ve silsileye göre Ramazaniye koluna dolayısıyla Ahmediyye şubesine dayanmaktadır. Şimdiye kadar yazılan ve yayınlanan eserlerde ise Halveti Karabaşi olarak gösterilmektedir.
Makedonya’nın Kumanova şehrinde ve ona yakın Mateyçe köyünde, Eğri Palanka, Kratova Koçana, Ustrumca’nın Bansko köyünde,Üsküp’ün Raşçe köyünde birer Halveti tekkesinin var olduğu çeşitli kayıtlarda yazılmaktadır.
Gostivar şehrinde 1800 yılında Şeyh Nuhi tarafından kurulan Halveti-Ramazaniye tekkesine rastlıyoruz. Bu tekkede Şeyh Nuhi’den sonra Şeyh Şemseddin ve ounun vefatından sonra amcaoğlu Şeyh İsmail Prizren Halveti degahı posnişini Şeyh Hüseyin Hüsni’den hilafet alarak tekkede hizmet etmiştir. Tekke 1951 yılında yıkılmıştır.
Gostivar şehrine yakın Negotina köyünde var olan türbede yatanların Halvetiyye tarikatına mensup oldukları biliniyor. Halveti tekkesi bugün yıkılmışsa da kurucusunun Şeyh Sadık olduğu onun vefatından sonra posta Şeyh Davud ve son şeyh Şeyh Kazımın da türbede medfun olduğu biliniyor.
Vardar nehrinin kaynağı olan Vrutok köyünde de Şeyh Yusuf tarafından Halveti tekkesi kurulmuştur. Onun vefatından sonra bu tekkede Şeyh Mustafa ve Şeyh Ragıp posta oturmuşlardır. Var olan türbede isimleri sayılan postnişinler medfundur.
İştip’te ise biri Ohri’de Pir Mehmet Hayati –Halveti tekkesine bağlı Yukarı Tekke ve diğeri de Halveti tarikatının Ramazaniye koluna ait tekkedir. Bugün bu tekkelerden eser kalmamıştır.
İştip şehrine yakın Penyuş köyünde ki Halveti – Ramazaniye Türbesinde yatan Şeyh Hüseyin dede tarafından kurulan ve Doğu Makedonyada etkin olan bir tarikattır. Şeyh Hüseyin efendiden sonra posta Şeyh Şaban, Şeyh Hasan ve Şeyh Abdullah oturmuştur. Üsküp Halveti tekkesinin son posnişini olan Şeyh Haydar’dan hilafet giyen Şeyh Abdullah İştip’te tekke olmamasına rağmen özel bir mekanda zikir yapmaktadır. Şu anda hayatta olan İştip’li Şeyh Abdullah, aslen Radoviş’li olan fakat Ustrumca’da yaşayan Şeyh Hasan Esadovski’ya izin vererek. Tekke olmamasına rağmen Ustrumca’da da özel bir mekanda gönül ehline hizmet vermesi sağlanmıştır.
Penyuş köyünden Şeyh Hasan dede(ö.1973) Radovişli Şeyh Rakib’e Hilafet vermiş. Tekke olmadığından Şeyh Rakib zikri ,evinde icra etmiştir, 1972 yılında vefat eden Şeyh Rakib’ten sonra bu görev kimseye verilmemiştir. Şu anda Radovişte bir Halveti tekkesi bulunmuyor,zikir de icra edilmiyor.
Makedonya’nın Doğu bölgesinde bazı şehirlerde özel evlerde Halveti zikri icra edilse de hiç bir yerde Halveti tarikatına ait tekke bulunmamaktadır.
Halvetilerde ikinci Pir kabul edilen Seyyid Yahya Şirvaniden sonra Halveti tarikatı dört ana şubeye ayrılmıştır. Ruşeniyye, Cemaliyye, Ahmediyye ve Şemsiye. Şeyh Ahmed Şemseddin tarafından kurulan Ahmediyye’den ise dört kol ortaya çıkmıştır. Diğerleri arası Şeyh Ramazan Mahfi efendi’ye nisbet edilen Ramazaniyye kolundan da Hayatiyye kolu kurulmuştur.
Hayatiyye kolunun kurucusu Pir Mehmet Hayati Hazretleri Buhara’da doğmuştur. Eğitimini Buhara’da başlatıp Edirne’de devam etmiş ve Serez’e varmıştır. Orada Pir Hüseyin Efendi’de manevi eğitimini tamamlamış ve icazetini almıştır. Serez’den ayrılan Pir Mehmet Hayati önce Kırçova’ya uğramış ve son durağı Ohri olmuştur. Ohri’de pek hoş karşılanmayan Hayati Hazretleri İstanbul’dan aldığı müsadeyle, merkezde bulunan Zeynel Abedin Paşa camiinin bitişiğinde tekkesini de kurmuştur. İlk günlerde Pir Hayati’ye, garip baksalar da yavaş yavaş onun etrafında intisap edenlerin sayısı artmaya başlamıştır. Gönüllerinde ki tevhid inancını zikrullahla kuvvetlendirmek için telkin etmesi sonucunda zikir halkasının genişletmesini sağlamıştır. Ona gönül verenlere salatüselamı, istigfarı ve zikrullahı dillerinden eksik etmemelerini tavsiye etmiştir. Zamanın müftüsü olan Ali Efendi’nin oğlu Osman’ı bir kızıyla evlendirerek damat edinmiştir. Diğer kızı ise genç yaşta vefat etmiştir.
Ohri’de Hayati Halveti Tekkesi Ramazanilik şubesinin Hayatiye kolunun asitanesi olmuştur. Bir tasavvufi merkezi olmanın yanı sıra Ohri’nin ve etrafta ki şehirlerin sosyal ve kültürel hayatında da oldukça etkili olmuştur. Pir Mehmet Hayati’nin Ohri’ye gelişine dair kesin tarih bilinmese de, vefat yılı hicri 1180, miladi 1766-67 olduğu bilinmektedir. Vefaatından sonra asitane postuna damadı ve halifesi Şeyh Osman Efendi oturmuştur. Hac yolculuğunda bulunurken Küstendil’e yakın bir yerde pusudan açılan ateş sonucunda şehit edilen Şeyh Osman Efendi’den sonra görevi Şeyh Abdülkerim Efendi almıştır ve posta sırasıyla Şeyh Abdülhadi Efendi, Şeyh Mehmet Efendi, Şeyh İsmail Hakkı Efendi, Şeyh Zekeriyya Efendi, Şeyh Tahir Efendi, Şeyh Mustafa Efendi, Şeyh Yahya Efendi, Şeyh Abdülkadri Efendi oturmuştur. Ohri Hayati Halveti Tekkesi, Pir Hayati Hazretlerinin bıraktığı usul ve erkan dahilinde Şeyh Osman Efendi önderliğinde hizmet vermeye devam etmektedir.
NOT: Şeyh Abdülkerim Efendinin dört oğlu vardır. Şeyh Mürteza Efendi , Şeyh Abdülhadi Efendi, Şeyh Abdüsselam Efendi ve Şeyh Mustafa Efendi. Dört oğlu hilafet almıştır ancak Şeyh Abdülhadi Efendi posnişin olmuştur.
Pir Mehmet Hayati hazretlerinin seceresi şöyledir : Hz. Muhammed Mustafa s.a.s., Hz. Ali İbni Ebi Talib kerremallahu vecheh r.a., Hasani Basri, Habibi Acemi, Davudi Tai, Marufi Kerhi, Sırri Sekati, Cüneydi Bagdadi, Mümşad Dineveri, Muhammed Dineveri, Kadi Vecihuddin, Ebu Necib Sühreverdi, Kutbeddin el Ebheri, Rukneddin Sincani, Şehabeddin Tebrizi, Cemaleddin Testeri, İbrahim Zahid Geylani, Ahi Muhammed Halveti, Pir Ömer Halveti, Ahi Mirim Halveti, İzeddin Halveti, Sadreddin el Hiyavi, Seyyid Yahya Şirvani, Pir Muhammed Erzincani, İbrahim Kamil Kayseri, Alaeddin Uşaki,Yiğit Başi Ahmed Efendi, Haci Karamani Efendi, Kasım Efendi, Muhyi Efendi Karahisari, Ramadan Efendi Karahisari, Ali Efendi Rumi, İbrahim Efendi ibni Ali Rumi, Ali Efendi Rumi, Fadil Ali Efendi Rumi, Pir Eşşeyh Hüseyin Efendi, El Hacc Mehmed Pir Hayati efendi Rumi.
Serez’den yola çıkan Pir Mehmet Hayati ilk önce Kırçova’ya uğramiştır. Burada çok güzel karşılanam Pir Hayati kısa bir zaman kaldıktan sonra Ohri’ye gelmiştir. Kırçova’da iken kaldığı İshak Bey camii, hilafet verdiği Şeyh Ahmet Fitos Efendi tarafından Hayati Baba tekkesi olarak Hayatiliğin usul ve erkanına uygun hizmet vermeye başlamıştır. Şeyhin vefatından sonra Şeyh Ahmet Katana Efendi, Şeyh Ömer Efendi, Şeyh Ali Efendi, Şeyh Mahmud Efendi, Şeyh Bayram Efendi, Şeyh Musatafa Efendi, Şeyh Mehmet Abedin Efendi, Şeyh Halim Emru Efendi, Şeyh Yusuf Efendi, Şeyh Mustafa Efendi , Şeyh Ali Efendi, Şeyh Mustafa Efendi, Şeyh İbrahim Efendi postnişinlik yapmıştırlar. Şimdi de bu görevi Şeyh Ali Fuat Efendi yürütmektedir.
Kırçova’da Hayati Halveti koluna bağlı ikinci tekke de Çulli Baba tarafından kurulan ve onun ismile anılan Çulli Baba Tekkesidir. Çulli Baba zengin birisi olamasına rağmen her şeyden vazgeçip tasavvuf yoluna girmiş ve Pir Mehmet Hayati Kırçova’ya gelerek ona hilafet vermiştir. Hiç kimseden yardım almadan kendi varidatıyla tekkeyi inşa eden Çulli Baba’nın vefatından sonra tekke 70 yıl şeyhsiz kalmıştır. Bu dönemden sonra Şeyh Mustafa Efendi, Şeyh Muhyiddin Efendi, Şeyh Mustafa Efendi, Şeyh Mahmut Hayreddin Efendi, Şeyh Adem Sefauddin Efendi son zamanlara kadar tekkede hizmet görmüşlerdir. Şu anda ise tekkede bütün ibadet ve zikirler gerçekleşirken posta kimse oturmamaktadır, yani tekkede Şeyhlik görevinde kimse yoktur.
Kırçova’da Hayati Halveti koluna ait üçüncü tekke Pir Mehmet Hayati’nin Halifesi ve damadı olan Şeyh Osman Efendi zamanında Şeyh Selim tarafından kurulmuştur ve tekke Şeyh Selim Tekkesi olarak anılmaktadır. Şeyh Selim’den sonra şeyhlik görevini Şeyh Abdülkerim Efendi, Şeyh Mehmet Efendi, Şeyh Ahmet Efendi, Şeyh Osman Efendi, Şeyh Selim Efendi, Şeyh İbrahim Efendi, Şeyh Necip Efendi devam etmişlerdir. Şeyh Necip’in Türkiye’ye göç etmesiyle tekkede bir dönem durgunluk yaşanmıştır. Son zamanlarda tekkenin yeniden inşaatıyla tekke yine canlanmıştır. Şu anda hizmet Vekil (Yarım Halife ) Ruşit Kolça Efendi tarafından yürütülmektedir.
Kırçova’da bulunan bu tekkelerden başka bir Hayati Halveti Tekkesi de Kırçova’ya yakın Zayas köyünde bulunmaktadır.Şeyh Selim tarafından kurulan bu tekkede vefatından sonra Şeyh Mustafa ve Şeyh Ali Şeyhlik yapmışlardır. 1912 yılında Şeyh Ali nin vefatıyla tekkede Hayati koluna ait tafavvufi hizmet de durmuştur, tekke camii olarak kullanılıyor.
Usturga’da Ohri Asitane Şeyhi Şeyh Osman Efendinin izni ile Derviş Hasan bin Feyzullah (Hasan Baba) 1770 yılında tekkesini kurmuştur. Vefatından sonra Şeyh olmayan Şeyhzade olarak Kadri Efendi görev yapmıştır. Ondan sonra Şeyh Arif Efendi, Şeyh Rifat Efendi, vekil (Yarım Halife) Mustafa Efendi , Vekil (Yarım Halife )Kemal Efendi, posta oturmuşlardır. Bugün Hasan Baba Tekkesinde posta oturan Şeyh Arif Efendi Hayati kolunu devam ettirmektedir.
İştipte Yukari Tekke, Ohri Asitane Şeyhi Şeyh Osman Efendinin Abdi Babaya Hilafet vermekle kurulmuştur. Şeyh Abdi Babadan sonra torunu Şeyh Mustafa Efendi posta oturmuştur. Vefatından sonra sırasıyla Şeyh Hüseyin Efendi , Şeyh Mehmet Efendi ve Şeyh İbrahim Efendi Hayati Halveti Tekkesinde hizmet etmiştirler. İştip’in Yukarı Tekkesinde otuzdokuz yıl şeyhlik yapan Şeyh İbrahim Efendi 1959 yılında göç ederek İzmirde yerleşmiştir. Orada da göreve devam ederek 45 yıl posnişinlikten sonra 1967 yılında vefat etmiştir. Bugün tekkeden eser kalmamıştır.
Kosova, Makedonya ve Arnavutluk’ta Halvetiliğin yayılması, Pir Hüseyin Sirozi’nin üç halifesi sayesinde gerçekleşmiştir. Pir Hüseyinden icazetlerini alarak aynı günde yola koyulan üç halife farklı bölgelere dağılmışlar. Pir Osman efendi Prizren’de, Pir Mehmet Hayati efendi Ohri’de, Şeyh Garib de Tiran’ın Çay köyünde Halveti Akbaşi kolunun asitanelerini kurmuşlar.
Osmanlı idaresinin ilk döneminde Arnavutlukta en yaygın tarikat Halvetiliktir. İslam’ı kucaklamasında en etkili Halveti tekkesi 1490 yılında Korça şehrinde Mirahor İlyas bey tarafında kurulan Halveti tekkesidir. XVI. yüzyılda Halvetilik Delvina ,Vlora ( Avlonya), Berat gibi Arnavutluk’un önemli merkezlerinde yayılmıştır.
Prizren Saraçhane Halveti tekkesinin kurucusu Pir Osman Babanın oğlu Şeyh Sinanın (ö.1808-09), halifesi Şeyh Hasan Arnavutluk’un Has bölgesinde XIX. yüzyılın başında bir Halveti tekkesi kurmuştur. Şeyh Hasan aynı zamanda Luma’da ve Kukes şehrinin Nanga köyünde de birir tekke inşa etmiştir.
XIX. yüzyılın ikinci yarısında bölgeyi ziyaret eden Fransız seyyah Giller, Luma’da ki Halveti tekkesinin şeyhi hakında şöyle yasmıştır: “Luma’da bulunan şeyh çok akıllı bir kişidir ve isyahlarla kaynayan, eşkiyaların kol gezdiği Kuzey Arnavutluk’un Luma bölgesinde sosyal hayatı ve insanların davranışlarını kontrol etmede oldukça başarılıdır”.
Şeyh Sinanın ikinci halifesi Şeyh Yusuf da Aşağı Debre’de ( Peşkopeya) da bir zaviye açmıştır.
Prizren Halveti asitanesinden hilafet alanlar Mat ve İşkodra’da da zaviyeler kurarak Halvetiliğin yayılmasına hizmet etmişlerdir.
Arnavutluk’un başkenti Tiran’da Prizren Saraçhane Halveti tekkesi şeyhi Şeyh Osman’ın halifesi Tiran’lı Şeyh Ali Pazari tarafından Halveti tekkesi kurulmuştur. Vefatından sonra posta Şeyh Ahmet b.Şeyh Ali Pazari, Şeyh Mahmud b. Şeyh Ahmed, Şeyh Ali b. Şeyh Hasan, Şeyh Hasan b. Şeyh Mahmud, Şeyh Ahmed s. Şeyh Ali(ö.1931) oturmuşlardır. Uzun bir zaman sırlanan tekke 1992 yılında Şeyh Ahmet’in oğlu Şeyh Muammer Pazari tarafından tekrar hizmet vermeye başlamıştır.
Tiran’da Makedonya’nın Ohri şehrindeki Pir Mahmet Hayati Halveti asitanesine bağlı Şeyh el-Hecc Abdülhadi b. Abdülkerim’in müridi Şeyh Üveys tarafından 1840-50 yıllarında Halveti-Hayati tekkesi kurulmuştur. İkinci Dünya Savaşına kadar çalışan bu tekkede Şeyh Üveys’in vefatından sonra Şeyh Haydar, Şeyh Mustafa ve son olarak Şeyh Adil posta oturmuştur.
İlbasan şehrinde de Halveti tekkelerinden söz edilir. Bir tekkenin Prizren Saraçhane tekkesine ,biri de Ohri Hayati tekkesine bağlı olduğu bilinmektedir.
Arnavutluk’un Güneyinde de Halvetiliğin etkin olduğu yazılıyor. Berat şahrinde iki Halveti tekkesinden başka, Korça’nın Bilişti köyünde ve aynı bölgede Progri köyünde, Pogradec’in Şengyergi köyünde birer Halveti-Hayati tekkesinin var olduğu yazılıdır. Korça’da , Leskovça’nın Leskovik köyünde ve Permet’te de birer Halveti-Hayati tekkesinin var olduğu biliniyor.
Tepedelen’de de dört Halveti tekkesinin var olduğu biliniyor. Tepedelenin güneyinde bulunan Luzati köyünde Abdülfettah efendi zaviyesi,Majgorani( Mecid-i Guran)köyünde ,Ramiz ve Viragos köylerinde ve XIX. yüzyılın sonlarında Tepedelen bölgesinde Tosk Martalloz,Marica ve Krates köylerinde de birere Halveti –Hayati tekkesi kurulmuştur.
Avlonya(Vlora) ‘da Evliya Çelebi Yakup efendi Halveti tekkesinden bahsediyor.
Ergiri( Gjirokaster) şehrinde ve Levhe köyünde Ali Cennet Gülşeni zaviyelerinin var olduğu yazılıdır. Ergiri’de XIX. yüzyılda Ohri Hayati tekkesinin müridlerinden Ergilili Halil Halife tarafından bir Halveti –Hayati tekkesi de kurulmuştur.
Arnavutluk’ta var olan çok sayıda Halveti tekkesinden bugün ancak Tiran’da ki Şeyh Muammer Pazari tarafından açık kalan Halveti tekkesi hizmet vermektedir.
Eyüp SALİH
Araştırmacı –Gazeteci