21.yüzyılın başlangıcında dünyada meydana gelen bütün dinamik değişimler, Balkanlar’da da etkisini gösterdi. Ekonomik ve Uluslararası İlişkiler Enstütüsü Başkanı Lübomir Küçukov radyomuza yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:
“Eski Yugoslavya’nın dağılmasına ve savaşlara şahit olsak da, yarımadada gelişim olumlu bir zeminde oldu. Doğu Avrupa’nın AB ve NATO üyeliğine katılım çabaları içinde, bütün taraflar iddialı bir hedef içindeydi.
Sofya’da düzenlenen “Bulgar gözüyle 21. yüzyılda Balkanlar” konulu konferansta bazı gerçeklere işaret edildi:
“Balkanlar her zaman Bulgaristan’ın öncelikli dış siyaset rotası olmuştur. 21. yüzyılın ilk on yılında, krizler döneminde Balkan kimlik arayışı, bölgesel projelerin gelişimi ve ülkeler arasında işbirliği ortamı vardı. Yunanistan’ın AB üyeliği planları dahilinde bu süreç genişledi. GDA İstikrar Paktı kapandı, yerine Bulgairstan’ın grişimiyle GDA İşbirliği Süreci geldi. Bu süreç tarihi, etnik, dini ve her türlü farklılıklardan kaynaklanan sorunların giderilmesi ve önyargıların sıyrılması için yol sürmeliydi.
Bu gelişlimi desteklemek yolunda Bulgaristan’ın elinde kaynak ve mekanizmaları var.
“Nabucco-Batı” ve “Güney Akım” doğalgaz projelerine hız kazandırmak, komşu ülkelerle doğal gaz bağlarını geliştirmek süreç içinde yer alan olaylar. Turizm ve kültürel değerleriyle bölgeye yatırım olanaklarının artması da Bulgaristan’ın lehinde olacaktır. Küresel kriz Balkanları da etkisi altına aldı. AB ise Balkanların AB geleceğini masaya yatırdı ve bu alanda şüpheci tavırlar sergiledi. Balkanlar AB gündeminde ikinci planda kaldı. Balkanlarda halkın kimlik belirlenmesi ve kendi sesini yükseltmesi yönünde ihtiyaç vardır”.
Türkçesi: Sevda Dükkancı
http://bnr.bg