OLAF Avrupa Dolandırıcılıkla Mücadele Dairesi Genel Müdürü Giovanni Kessler, ülkemizde gerçekleştirdiği iki resmi ziyaretinde Bulgaristan’a yüksek değer verdi. Bunu Bulgaristan Radyosu’na konuşan İçişleri Bakanlığı’na bağlı AB’nin mali çıkarlarını zedeleyen yasa ihlalleri ile mücadeleyi koordinasyon müdürlüğü başkanı Sonya Klisarska hatırlattı. AB’nin mali çıkarlarını zedeleyen yasa ihlalleri ile mücadeleyi koordinasyon müdürlüğü, Bulgaristan’da OLAF ile işbirliği içinde çalışıyor.
Yakınlarda AB’nin mali çıkarlarını zedeleyen yasa ihlalleri ile mücadeleyi koordinasyon müdürlüğü, AB’nin hibe ve yapısal fonları tarafından finanse edilen operasyonel programları kapsamındaki kaynakların benimsenmesindeki ihlallerin araştırılmasında daha büyük etkililik amaçlayan bir projeyi başarılı bir şekilde tamamladı. Bulgaristan, OLAF’a en çok ihlal ihbarı sunan ülkeler arasında yer alıyor. Mesela İspanya, yılda 14-15 milyar avro, yani Bulgaristan’a nazaran birkaç kat daha çok kaynak benimsemekte. Ancak İspanya, 2012 yılında ülkemize nazaran ihlaller için OLAF’a 25 ihbar daha az sunmuştur. Bu yüzden OLAF, Bulgaristan’ı dolandırıcılık veya Avrupa fon kaynaklarının benimsenmesinde ihlal olaylarında derhal ihbar verme kurallarına uyması konusunda örnek gösteriyor.
Sonya Klisarska konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Avrupa Komisyonu’nda AB’nin mali çıkarlarını zedeleyen yasa ihlalleri ile mücadeleyi koordinasyon müdürlüğünün modelinden bahsediliyor ve biz bununla çok gurur duyuyoruz. Bu yüzden modelimizin yapı ve iş organizsyonu olarak nasıl işlediğini temsil etmek üzere İtalya’ya davet edildik. Tabii daha çok yapılacak var. Her tür tavsiyeyi kabul ediyoruz. Yinde de en önemlisi ilerlerlediğimiz yol doğrudur. Avrupa ortaklarımız bu görüş etrafında birleşti. Biz doğru yolda ilerliyoruz ve ilerlerken de onların tavsiyelerini yerine getirmeye çalışıyoruz. Geçen sene OLAF’ın idari soruşturmalar için bize verdiği yetki, dairenin genel müdürü Giovanni Kessler’in kendisi tarafından bize verildi. Bu tür soruşturmalar için OLAF’ın modelini takip ediyoruz. Yakınlarda OLAF’ın bu şubelerinde görevli ve uzmanlarımızın bir haftalık eğitim kursu sona erdi. Tabii sorunlarımız da var. En büyük olanı, bu tür soruşturmalar için kapasitemizin yetersizliğidir. Bu doğrultuda çalışmalar yürütüyoruz. İçişleri Bakanlığı’nın yöneticiliği, bu sorunun çözümlenmesi için elinden geleni yapacağını temin etti. Bu amaçla durmadan eğitimler yapılıyor. Bence başaracağız ve bu alanda da son dört yıl içerisinde sahip olduğumuz iyi konumumuzu koruyacağız.”
2012 yılında Bulgaristan, OLAF’a AB’nin operasyonel programları kapsamındaki kaynakların benimsenmesinde tespit edilen 74 ihlal için ihbar verdi. İhlallerin 35’i, “Bölgesel Gelişim” operasyonel programı çerçevesinde yapıldı. İhlallerin 13’ü “Çevre Korunması”, 11’i “İdare Kapasitesi”, 5’i “Rekabetedebilirlik”, 5’i “İnsan kaynakları”, 2’si “Ulaştırma”, 1’i de “Teknik Yardım” operasyonel programlarında gerçekleşti. AB’nin mali çıkarlarını zedeleyen yasa ihlalleri ile mücadeleyi koordinasyon müdürlüğünin raporuna ama tarım programları çerçevesinde tahsis edilen Avrupa kaynaklarıyla ihlaller dahil edilmemiştir.
Bulgaristan Radyosu’na konuşan Georgi Zayakov, “Şu an AB’nin hibe ve yapısal fonlarından finanse edilen operasyonel programların yerinde getirilmesinde kaygı verici eğilimler yoktur” dedi. İçişleri Bakanlığı’na bağlı AB’nin mali çıkarlarını zedeleyen yasa ihlalleri ile mücadeleyi koordinasyon müdürlüğünün “İhlal İhbarı” bölümü başkanı Georgi Zayakov, bölümünün 2007-2013 program döneminin başından beri Avrupa kaynaklarıyla ihlalleri takip ettiğini söyledi. OLAF, AB’nin bütün ülkelerinde Avrupa kaynaklarıyla ihlaller konusunda gözetim gerçekleşiyor ve ihlaller tespit edildiğinde yaptırımlar uyguluyor. AB’deki diğer ülkelere nazaran şimdilik Bulgaristan’da kaygı verici bir durum yoktur.
Georgi Zayakov şunları belirtti: “Ülkemizde Avrupa kaynaklarıyla yapılan ihlallerin en büyük oranı, kamu siparişlerinin yapılmasında görülmektedir. Bu yüzden Bakanlar Kurulu’na bağlı BORKOR Yolsuzlukla Mücadele Dairesi ile işbirliği çok yararlı olacak. Kamu siparişlerinde Avrupa hibe ve yapısal fonlarından kaynaklarıyla ihlaller, tüm ihlallerin yüzde 60’ını teşkil ediyor. Program döneminin sona ermesi ve kaynakların sözleşmelere bağlanması sürecinin bitmesine göre de ihlallerin yaklaşık yüzde 10 oranında artması eğilimi var. Tabii diğer ihlaller de var. Bu diğer durumlarda yetkiyi kötüye kullanma, çifte finansman, çıkar çatışması ve saire söz konusu oluyor.”
Türkçesi: Rayna İvanova
BNR