Bugün onlarca siyaset adamı, aydın ve yakınları Bulgaristan Türklerinin meşalesi merhum şair Nuri Turgut Adalı’yı ölümünün 10. yılında doğup büyüdüğü Kirkovo’nun Ostrovets (Adaköy) köyünde bulunan mezarı başında andılar.
Yapılan anma töreninde Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) Kırcaali milletvekilleri Müh. Erdinç Hayrullah ve Mustafa Ahmet, Kırcaali Vali Yardımcısı Musa Yusuf, Bulgaristan Müslümanları Yüksek İslam Şura Başkanı Şabanali Ahmet, HÖH Kırcaali İl Başkanı ve Cebel (Şeyh Cuma) Belediye Başkanı Bahri Ömer, HÖH Gençlik Kolları İl Teşkilatı Başkanı Bayram Bayram hazır bulundular. Törene Kırcaali İlinden Siyasi Tutuklular Vakfı Başkanı Halil Rasim, bölgeden belediye başkanları ve parti liderleri de katıldılar.
Törende hazır bulunan Komünist Rejimin Kurbanları ve Karşı Gelenleri Onurlandırmak İçin Ulusal Girişim Başkanı Alfred Moskolo, Bulgaristan’ın Avrupa’ya Dair Hafızası Teşkilatı’nın Nuri Adalı ve başka siyasi tutukluların devlet nişanı ile onurlandırılması teklifinde bulunacağını bildirdi. 1966 yılında siyasi sebeplerden dolayı tutuklanan, insan hakları ve demokratik Avrupa değerleri savunucusu olan Moskolo, tüm vatandaşlara, siyasi örgüt ve sivil toplum kuruluşlarına yönelik, “Bulgar ulusunu bölme girişimlerine dur deme zamanı geldi” diye çağrıda bulundu.
Milletvekili Erdinç Hayrulla, hayatının 23 yılını hapislerde geçiren Bulgaristan Türkleri ve Müslümanları’nın zorla asimilasyon politikasına karşı mücade eden bir mücahit olarak saygı gösterilip anılması için her yıl 5 Ağustos’ta Nuri Adalı’nın mezarı başına toplanacaklarını kaydetti. Müh. Hayrulla, “Onun yaktığı meşalenin hiç sönmeyeceğine inanıyorum. Bizler onun yolunda yürümeye devam edeceğiz, çünkü haklar ve özgürlükler ebdi verilmiş değildir ve daima mücadelesi verilmesi gerekir” dedi.
Gözlerinden akan yaşları tutamayan Kırcaali İlinden Siyasi Tutuklular Vakfı Başkanı Halil Rasim, Nuri Adalı ile tam 11 yıl birlikte yattıkları Stara Zagora (Eski Zağra) Hapishanesi’nden hatıralar paylaştı. Halil Rasim, “Bugün aranızda bulunursam, buna Nuri Adalı’nın büyük katkısı var. O, büyük ve değerli bir adamdı. Bizleri daima destekledi, bizlere yol gösterip, cesaret veriyordu. İnsanları Müslümanlar ve Hıristiyanlar diye ayırmazdı. O bizim babamız gibiydi” diye kaydetti.
Stara Zagora Cezaevi’nde 1987-1989 ylları asında Nuri Adalı ile birlikte tutuklu kalan Mogilyane (Mandacı) köyü doğumlu 61 yaşındaki Zekeriya Türkyılmaz, “Nuri Adalı, tıpkı Nelson Mandela gibi bizim parlayan yıldızımızdı. O çok entellektüel, akıllı, bilgili biriydi. Bir sürü kitap okumuştu, geniş bakış açısına sahipti, onun bizim milli duygularımızın pekişmesine büyük katkısı oldu” dedi. Siyasi mağdur anma törenine katılmak için Türkiye’den siyasi tutuklulardan İsmail Davut ile birlikte gelmişti.
Çelenk sunulması ve ardından 1 dakikalık saygı duruşundan sonra Kırcaali Bölge Müftüsü Beyhan Mehmet merhumun kabri başında dua okudu.
Anma töreni HÖH Kirkovo İlçe Teşkilatı tarafından organize edildi.
Nuri Turgut Adalı, 1922 yılında Ostrovets köyünde dünyaya geliyor. Fotinovo (Çakırlı) köyü okulunda eğitimini bitirince babası onu Şumnu Nüvvab Medresesi’ne yazdırıyor. Burada 3 yıl eğitim gördükten sonra çok etkin ve sivri zekalı bir Turancı olduğu için okuldan uzaklaştırılıyor. Totaliter dönemde şair, 23 yılını hapis, sürgün ve Belene’de geçiriyor.
Ülkede Müslüman Türklerin haklarını koruma mücadelesi verdiği için Bulgaristan Türklerinin Nelson Mandela’sı olarak adlandırılır.
Stara Zagora Cezaevi’nde kaleme aldığı Gönül İster Ki… şiirinin bir dörtlüğünde yakınlarına şöyle vasiyette bulunuyor:
Ben göçerken bu felekten siz dökmeyin gözyaşı
Seve seve koyun kabre gün görmeyen bu nâşı…
Belki kabrim de bulunmaz bu vahşet ülkesinde!
Gönül ister kabrim olsun bir ağaç gölgesinde!…
Nuri Adalı 1989 yılında Bulgaristan’dan zorunlu olarak Türkiye’ye göç ettiriliyor. Uzun yıllar Bursa BAL-GÖÇ Derneği’nin genel sekreterliğini yapıyor. 2004 yılında hayata gözlerini yumuyor. Bursa’da Görükle’de Nuri Adalı’nın adını taşıyan bir park bulunuyor.