Ayhan DEMİR- Kosova Cumhurbaşkanı Hashim Thaçi’nin, Türkiye ziyareti esnasında yapılan açıklamalar ve sonrasındaki gelişmeler, Kosova ısrarımızın ne kadar yerinde olduğunu teyit etti.
Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın “Balkanlar’da FETO terör örgütünün en fazla örgütlendiği yer, Kosova” cümlesi, bunlardan bir tanesiydi.
Thaçi’nin Beştepe’deki “Türkiye için terörist olan, Kosova için de teröristtir” ifadesine rağmen, Kosova’dan gelen haberler de bir başka teyidimiz oldu.
Atalar sözüdür: “İnsan sözünden, hayvan yularından tutulur.”
Kosova Cumhurbaşkanı Thaçi’yi muteber bildik. Sözlerine itimat edip, sonrasında gereğini bekledik. Ne var ki beklentilerimizin aksi yönde haberler gelmeye başladı.
İlk açıklama Eğitim Bilim ve Teknoloji Bakanlığı’ndan geldi. Eğitim Bakanı Arsim Bayrami’nin yardımcısı Faton Fetahu, “Türk okullarının Kosova Cumhuriyeti’nin eğitim sistemine saygı gösterdikleri belirlenmiştir” dedi.
Fetahu’nun bu ifadesi, her şeyden önce Kosova Cumhurbaşkanı’nın sözlerini paspas etti. Terör yuvaları için “Türk okulu” ifadesini kullanması da tam bir skandal oldu.
Fetahu’nun sözleri, birçok kişiyi şaşırtsa da biz şaşırmadık. Çünkü Kosova Eğitim, Bilim ve Teknoloji Bakanı Arsim Bayrami de daha önce benzer açıklamalar yapmıştı.
15 Temmuz darbe girişiminden bir hafta sonra devlet televizyonu RTK’ya konuşan Bayrami, şunları söylemişti: “Kosova’daki Gülen okulları kapatılmayacak. Kosova ile Türkiye arasında eğitim alanındaki işbirliği devam edecek.”
Kendi içerisinde bile çelişen bu açıklama, o günlerde “meseleyi anlamamak” şeklinde yorumlanmıştı. Görünen o ki aslında gayet iyi anlamışlar.
Rahmetli Nurettin Topçu şöyle diyor: “Kendimiz dışında nereye koştuysak, gurbette kaldık” diyor. Tam burada Mustafa Akar, İtibar dergisinin Ocak sayısından, kavrulan yüreğimize soğuk su serpiyor: “Dert, insana inince derman olur / Elime şeyhimin elleri dokunur.”
Haydi Kosovalı Arnavut siyasiler, olan biteni anlamıyorlar. Peki, aynı dili konuştuğumuz ve aynı soya mensup olduğumuz, Kosovalı Türk meslektaşlarına ne demeli?
Kosova Demokratik Türk Partisi Milletvekili Müferra Şinik, 6 Aralık 2016’da FETÖ okulu Yllka’ya gitti. Müferra hanım, ‘denetim’ diyerek, bu rezaletin üzerini örtmeye çalıştı. Fakat Kosova Meclisi Eğitim Komisyonu üyesi İsmail Kurtishi’nin basın açıklaması, hakikati gün gibi ortaya seriverdi.
Kosova Eğitim Bakanlığı’nın FETÖ okullarına destek açıklamasından bir gün sonra Karar Al Hareketi Milletvekili Kurtishi de FETÖ okullarına destek verdi. Kurtishi, “Okulların kapatılması söz konusu olamaz” dedi.
Kurtishi’nin hak ettiği cevabı İhsan Fazlıoğlu hocamız veriyor: “Yalnızlığıyla yol alan bir kişiyi hiç kimse yokluğuyla korkutamaz.”
Farkındayım. Aklınızdaki şu soru var: Meselenin Müferra Şinik ile ne alakası var? Hemen söyleyelim.
Müferra hanım da Kosova Meclisi Eğitim Komisyonu üyesidir. Müferra hanım, “Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan’a mektup gönderip, yeni anayasa teklifinin maddelerinde değişiklik yapılmasını sağladığını” iddia edecek kadar özgüveni, tesiri ve yetkisi yüksek bir kişi olduğunu düşünüyor.
Mesele FETÖ okulları olunca, her şey tersine dönüyor. FETÖ okuluna gidecek kadar basiretini kaybediyor. Üyesi olduğu komisyonun FETÖ’ye destek açıklamasına mâni olamayacak kadar da tesirsiz ve yetkisiz hale geliveriyor.
Peki KDTP Genel Başkanı Mahir Yağcılar’a ne demeli?
Aynı zamanda Kamu Yönetimi Bakanı olan Mahir Yağcılar, kabine arkadaşlarına söz geçiremiyor mu? Neden yetkisi dahilindeki FETÖ dernek ve vakıflarını kapatmıyor? Neden FETÖ okullarının finansmanını kesmiyor?
Bütün bu soruları, İbrahim Tenekeci tek bir cümlede cevaplıyor: “Samimiyet, dilimizle kalbimizin bir olmasıdır.”
ayhan_demir@hotmail.com
Diğer yazıları için: http://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/ayhan-demir/degerli-yalnizlik-17866.html