Kosova’nın 4 yıl önceki bağımsızlık ilanı yüzünden bir türlü düzelmeyen ilişkiler, Sırbistan’ın AB üyeliği önündeki başlıca engel olmaya devam ediyor. Anlaşmazlığın çözülmesi, Balkan ülkesinin AB aday statüsü elde etmesine anahtar teşkil ediyor.
Bugüne kadar Kosova, dünya üzerinde 80’den fazla ülke ve 27 AB üye ülkesinin 22’si tarafından tanındı ve bu ülkeler Sırbistan’ın uluslararası toplum bünyesindeki çabalarına engel olmaya devam ediyor.
Belgrad’ın müzakere heyeti başkanı Borislav Stefanoviç Priştine ile görüşmeler hakkındaSETimes‘a verdiği demeçte, “Sırbistan AB aday statüsü elde etmek için, bu süreçte anayasasını ve 1244 sayılı BM Güvenlik Konseyi Kararını ihlal etmek dışında her şeyi yapacak ve ulusal çıkarlarımızı gözeteceğiz.” dedi.
Stefanoviç, Sırbistan’dan hiçbir noktada Kosova’nın bağımsızlığını tanımasının açıkça istenmediğini de sözlerine ekledi.
Sırbistan’dan, Kosova’nın bölgesel ve uluslararası toplantılardaki temsil sorununa çözüm bulma amacıyla Priştine ile diyaloğa girmesi ve iyi ilişkiler kurması isteniyor.
Stefanoviç, “Sırbistan’ın AB entegrasyonu için mümkün olan en iyi şartları yaratmak ve kabul edilebilir bir çözüm bulmak için” önümüzdeki dönemde yoğun diplomatik faaliyetlere girişeceğini duyurdu.
Emekli Milorad Trajkoviç SETimes‘a şunları söyledi: “Sorunun nasıl çözüleceğini bilmiyorum, o politikacıların işin, ben sadece Kosova’dan vazgeçmemiz gerektiğini, çünkü vazgeçersek, kendimizden vazgeçmiş olacağımızı biliyorum.”
Doktor olan Darko Smiljaniç ise SETimes‘a, “Kosova’yı uzun zaman önce kaybettik, ama kimsenin bunu kabul etmeye cesareti yok. Bizi kandırıyor ve bize yalan söylüyorlar. Kosova’yı beceriksiz siyasiler yüzünden kaybettik ve ne yazık ki bunun geri dönüşü yok.” dedi.
Sırbistan’ın Kosova ve Metohija’dan Sorumlu Bakanlığı Genel Sekreteri Oliver İvanoviç SETimes‘a verdiği demeçte, Kosova’nın bağımsızlığının Sırbistan için nihai sonuç olmadığını söylemekle birlikte, 80’den fazla ülkenin onu tanımış olmasının gözardı edilmemesi gerektiğini de ekledi.
İvanoviç, “Sırbistan, Kosova’nın hâlâ Sırbistan’ın bir parçası olduğunu belirten anayasasına uymalıdır. Sırbistan, siyasi ve toprak açısından Kosova’yı elinde tutma yönünde çaba göstermeye devam edecek. Bu kolay olmayacak, ama Sırbistan buna mecbur.” dedi.
Genel sekreter, Sırbistan ne zaman AB üyelik sürecinde ilerlese Kosova’nın sorun olarak ortaya çıktığını ve Sırbistan’a kimse tarafından koşul ve şantaj olarak dayatılmaması gerektiğini öne sürdü.
İvanoviç, “27 AB üye ülkesinin 22’sinin bu bağımsızlığı tanıdığı bir gerçektir. Bunun Sırbistan’ı etkilemeyeceği birkaç defa belirtilmişti sanırım. Bizim stratejik hedefimiz AB üyesi olmak, fakat bu hedef, Kosova’yı bir şekilde Sırbistan’ın içinde tutma yönündeki öbür hedefi tehlikeye atmamalı.” dedi.
Yetkili, Sırbistan ile Kosova arasında Kıbrıs modelinin uygulanması gerektiğini de sözlerine ekledi.
İvanoviç, “Sırbistan en kısa zamanda Kosova ile birlikte AB’ye katılmalı ve Sırbistan ile Kosova arasındaki ilişkiler de AB mevzuatı Kosova topraklarında uygulanmak suretiyle askıya alınmalı. Kosovalı Arnavutların temsilcileri siyasi tutumlarını değiştirdiği anda, müzakereler devam edecek ve bizi geçiciden çok kalıcı bir çözüme götürecek. Şu anda elimizde olan şey geçici bir çözüm.”
Genel sekreter, Kosova’daki Sırpların şu anda korku ve Kosova kurumlarına karşı güvensizlik içinde yaşadığını da ekledi.
İvanoviç, “Biz tarih hafızasına sahibiz ve bu kurumların Arnavut milliyetçileri tarafından Sırplara daha fazla baskı uygulama aracı olarak kullanıldığını gayet iyi hatırlıyoruz. Bu anılar henüz taze ve bunların tekrarlanmasından korkuyorum, uluslararası denetim olmadan Kosova kurumlarının geri kalan Sırpları zorla kovmasından korkuyorum.” dedi.