Sorumluluk, Özgürlük ve Hoşgörü İçin Demokratlar (DOST) partisi, Başmüftü Yardımcısı Birali Mümün’ün ailesinin fertlerinin dövüldüğü, farklı olana karşı nefret ve hoşgörüsüzlüğe dayalı yapılan vahşi saldırıyı kınıyor.
Basında yer alan son haberlere göre saldıran şahısların 15-16 yaşlarında genç delikanlılar olması ayrı bir endişe konusudur.
Umumiyet itibariyle saldırganlık, 18 yaşından küçük gençler ve çocuklar da buna dahil, Bulgaristan toplumunda bir davranış modeli olarak benimsenmeye başlandı.
Tehlikeli bir fenomene tanık oluyoruz. Bulgaristan’da en yüksek kürsü olan Meclis kürsüsünden yapılan konuşmalarda nefret söylemleri kullanılıyor. İktidardakilerin siyasi imzası olarak nefret dilinin toplumdaki izdüşümü var. Tabii ki, bu nefret dili Avrupa Birliği Konseyinin resmi belgelerinde faşistler olarak tanımlanan kilit rol oynayan milliyetçiler tarafından dayatıldı. Bulgaristan’da nefret dili kurumsallaştırılmıştır, çünkü bu dili kullanan siyasi güçler, Bulgaristan’ın Avrupalı Geleceği İçin Vatandaşlar (GERB) partisinin koalisyon ortağı olarak hükümette yer alıyor. Sokakta yaşanan bu şiddetten ilk önce siyasal iktidar sorumludur.
Beyler, Bulgaristan’da farklı olanları dövüyorlar. Mart ayında vatana giriş yapılmasının yasaklanması ve anayasal hakların elinden alınması için sınırda olanları dövdüler. Şimdi sokakta dövüyorlar-ticari bir yapının girişinde.
İşte, iktidar hareket halinde!… Aşırılık ve şiddet …
Parlamenter söylemlere de hiç gerek yok. Slavi Binev ve Kamen Petkov’un milletvekili aday listelerinde bulunduğu, Volen Siderov’un ise bakanlık atamalarına ilişkin iletimci rolü oynadığı partiler tarafından kullanıldıkça parlamenter söylemler yankı bulmuyor.
GERB partisinin hoşgörü ve etnik barışa dair göstermelik söylemlerine gerek yoktur.
Boşunadır. Cizvitler Ortaçağı’nda kaldı. Aslında 2017 yılında Bulgaristan, demokrasi ve Arupa-Atlantik Çağı’nı değil de acaba siyasi açıdan Ortaçağı mı yaşıyor.
DOST Partisi
Kaynak: Kırcaali Haber