Karadağ İstatistik Enstitüsü tarafından yapılan açıklamaya göre, yapılan sayımlarda ülke nüfusunun 625 bin 266 kişi olduğu ve 2003 yılındaki sayımlara göre ülke nüfusunun sadece 5 bin kişi arttığı tespit edildi. Nüfus sayımında halkın yüzde 44,9’u kendisini Karadağlı, yüzde 28,77’si Sırp, yüzde 8,65’i Boşnak, yüzde 4,91’i Arnavut, yüzde 3,31’inin Müslüman, yüzde 1,01’i Roman, yüzde 0,97’si ise Hırvat olarak tanımladı.
Nüfus sayımında halkın yüzde 72,07’sinin Ortodoks, yüzde 15,97’sinin İslam, yüzde 3,14’ünün Müslüman, yüzde 3,44’ünün ise Katolik, yüzde 1,24’ünün ateist ve yüzde 1,02’sinin ise diğer inançlara mensup olduğu açıklandı. Halkın yüzde 2,61’inin ise dini inançları konusunda bilgi vermeyi reddettiği bildirildi.
Karadağ İstatistik Enstitüsü Müdürü Gordana Radoyevic, nüfus sayımında halka ulusal, etnik ve dinleriyle ilgili de sorular yöneltildiğini belirterek, şu ana kadar sayımlarda bir sıkıntı olmadığını belirtti.
NÜFUS SAYIMINA İSLAM BİRLİĞİ’NDE TEPKİ
Karadağ’da nüfus sayımında din hanesi bölümüne ”İslam” ve ”Müslüman” olarak iki ayrı seçenek gösterilmesine İslam Birliği (Diyanet İşleri Başkanlığı) tepki gösterdi.
Karadağ İslam Birliği Başkanı ve Başmüftü Rıfat Feyziç, yaptığı yazılı açıklamada, nüfus sayımında Müslümanların sayısını olduğundan daha az göstermek için halka iki ayrı seçenek sunulduğunu ve bunun kötü niyetli bir davranış olduğunu belirtti.
İslam’ın bir din olduğunu, Müslümanların ise bu dinin mensubu olduğunu vurgulayan Feyziç, ”İslam” ve ”Müslüman” ayrımı yapılmasının Karadağ’da yaşayan Müslümanları incittiğini söyledi.
Müslümanların bu basit oyunlara alet edilemeyeceğini ifade eden Feyziç, şunları kaydetti:
”Müslümanlar olarak biz ilan ediyoruz, İslam’ın takipçileriyiz. Her zaman ve sonsuza kadar İslam dinine mensup olarak kalacağız. Bu dinin mensubu olduğumuz için de gururluyuz. Dış girişimlerin iç birliğimize yönelik oyunlarına gelmeyeceğiz.”
Feyziç, Karadağ İstatistik Kurumu yetkililerinden acilen hatalarını düzeltmelerini beklediklerini ifade ederek, aksi takdirde nüfus sayımının sonuçlarını bu ülkede yaşayan Müslümanlar olarak tanımayacaklarını ve insan hakları ile ilgili uluslararası kuruluşlara şikayette bulunacaklarını açıkladı.
