Burada yazdığım yazılara bir türlü istikrar getiremedim. İş, güç, meşgale… Bahane bulunur. Bu yazım şimdiye kadar yazdıklarımdan çok farklı olacak. Tek bir konu üzerine değil, biraz çeşitleme ile farklı, ama ilişkisiz de olmayan parçacıklardan oluşacak.
*
Ya Gördüğün Gibi Ol, Ya Da Olduğun Gibi Görün
Balkan Türkleri davasına girdikten sonra çok ilginç insanlarla temasım oldu. Kimileriyle güçlü bağlarımız, dayanışmamız oluşurken, kimileriyle de bağımızı koparttık.
En öne çıkan bazıları vardı ki, yanında yüzüne güler, hatta yağ yapar; arkandan, gıyabında bin bir fırıldak çevirir. Yalan, iftira, entrika her şey mübah… Çift kişilikli bu zavallıların en acınacak tarafı da yaptıklarının gizli kaldığını zannetmeleri. Bu kişilerin sivil toplum görünümü altında şahsi ikballerine dair bir de gizli gündemleri ve emelleri vardı. Allah onlara istikamet versin. Ne demiş Hz. Mevlana “Ya göründüğün gibi ol, ya da olduğun gibi görün”.
*
Buharlaşan Gençler
Bu davada bir çok genç tanıdım. Bekar iken dernek için çaba da gösterdiler, koştular. Ama gel gör ki bu gençlerimiz işini, aşını ve eşini bulunca kayboldular. Bul ki göresin. Evin, işin, eşin, araban da varsa sivil toplum, dernek neme lazım.
*
Bal-Türk’ün 29. Kuruluş Yıl Dönümü
Biraz da güzel şeyler. Bu yıl 11 Haziranda derneğimizin 29. kuruluş yıl dönümünü kutladık. Kurucularımız ile ilk başkanlarımızı bir araya getirdik. Şimdiye kadar kuruluş yıl dönümü ile ilgili hiç program yapılmamış. Hatıralar canlandı. Uzun zamandır birbirini görmeyenler için görüşme fırsatı oldu. Kendine değer verildiğini düşünen büyüklerimiz çok memnun oldular. Biz daha çok memnun olduk.
*
Geleneklerimiz Su Yüzüne Çıkıyor
Bu yıl ikinci bir ilk daha yaptık. Dernekte geleneklerimizi yaşatmaya yönelik bir faaliyet yoktu. Geçen yıl Karamürsel Şubemizde “Keşkek Şenliğini” başlattık. Karamürsel ilçesi böyle bir sivil organizasyon görmemişti.
Bu yıl da genel merkez olarak Balkan Kültür Evinin bahçesinde iki günlük bir “Hıdrellez Şenliği” düzenledik. İkinci akşam bahçede, namüsait hava şartlarına rağmen Hıdrellez yemeğine 500 kişi katıldı. Herkes memnundu. Bir gün sonra da Tokmak Köyü meydanında Karamürsel Şubemiz Hıdrellez programı düzenledi, köy şenlendi. Balkan Türkleri bu güzelliklere imza atarak farkını yine gösterdi.
*
Balkanların Beraberliği
Balkan Kültür Evinde düzenlediğimiz söyleşilerle, toplantılarla, misafirlerimizi ağırlayarak Balkanların kalbi burada attı. Üstelik bir çok programımızı Balkan kökenli diğer kardeş derneklerle yaptık. Istırancalılar, Rumeli Balkan Platformu, Gölcük Trakya İlleri ve MAPHOYTAG (Makedonyalı Folklor Derneği). Bu güzel birliktelikten rahatsız olanlar oldu. Biz bunu görünce “doğru istikametteyiz” dedik.
*
Kocaeli’nin Görmediği İftar
En son kardeş derneklerimizle bir iftar yemeği düzenledik. 1200 kişi tahmin edilirken, katılım 2000 kişiye varınca, maalesef yemek alamayan misafirlerimiz oldu. Bu durum karşısında sövmeye bahane arayıp sövüp sayanlar olduğu gibi “yemek alamasan ne olur? Açık havada bütün muhacirler toplanmış. Pide, salata, helva da yetti. Ortam yeter” diyen de oldu. “Güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayatından lezzet alır.”
*
Proje Eksenli Çalışmalar
Bal-Türk olarak, soydaşlarımıza fayda sağlayacak projelere imza atmaya çalışıyoruz. Sadece geçen yıl Bulgaristan’ın dört bir yanından 350 gencimiz Kocaeli Balkan Gençlik Kampına katıldı. Bu yıl da bugüne kadar Başbakanlığa iki proje yazdık.
Bizler Bal-Türk olarak, çoğunluğu sevindirmeye devam edeceğiz, inşaallah.
