Balkan Türkleri Kültür-Dayanışma Derneği Genel Başkanı Bayram Çolakoğlu “Totaliter Bulgar rejimi ‘Siz Türk değilsiniz, Osmanlının zorla asimile ettiği Bulgarlarsınız, biz sizi aslınıza döndürüyoruz’ diyerek, 1 milyon 336 bin Türk’e zorla Slav ismi verildi” dedi.
SELİM ERCAN/ANKARA
1989 yılında yüz binlerce Türkün, ‘Bulgaristan’dan Zorunlu Göç’e tabi tutulmasının üzerinden 26 yıl geçti. Bulgaristan’ın Filibe şehrinde hayata gözlerini açan Balkan Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği (BAL-TÜRK) Genel Başkanı Bayram Çolakoğlu, Bulgaristan’da yaşanan acıları, tarihçesi ve belgesiyle Vahdet’e anlattı.
HÜRRİYETLER AZALDI
Bulgaristan’da hak ve hürriyetler konusunda yaşadığınız sorunlar hangi dönemde başladı?
Aslında Osmanlı oralardan ayrıldıktan sonra azınlıkların hak ve hürriyetleri devamlı azaldı. Bazen dalgalandı, konjonktürel olarak hürriyetlerin iyi olduğu kısa dönemler oldu. Ancak uzun vadede sürekli daraltıldı.
KENDİ TOPRAKLARINDA İŞÇİ
Totaliter rejimin hâkim olmasıyla Türklere uygulanan asimilasyonlardan bahseder misiniz?
1946 yılı ile birlikte krallık sona ermiş ve sosyalist dönem başlamıştı. Önce ve en önemlisi özerk statülü Türk Mektepleri devletleştirildi, 1959 yılında tamamen kapatıldı ve Türkçe eğitim sona erdi. Tüm dersler Bulgarca oldu. Aynı yıllarda Müslüman Türk azınlığın kıyafetlerini de yasaklamaya başladılar. Topraklarına el konulan insanların önemli bir kısmı köylerden şehirlere göçmeyi tercih etti. Zira artık kendi topraklarında işçi olmuşlardı.
ZORLA SLAV İSMİ VERDİLER
1972-75 yılları arasında Müslüman Pomak azınlığın isimleri silah zoru ile değiştirildi. Direnen çok sayıda insan öldürüldü. 1984 yılının son günlerinde Türk azınlığın da isimleri zorla, Slav isimleri ile değiştirilmeye başlandı. “Siz Türk değilsiniz, Osmanlının zorla asimile ettiği Bulgarlarsınız, biz sizi aslınıza döndürüyoruz” diyerek, bu asimilasyona “soya dönüş” dediler. 1 milyon 336 bin Türk’e zorla Slav ismi verildi. Dini vecibeler ve Türkçe konuşmak yasaklandı. Karşı koyanlar toplama kamplarına, hapishanelere gönderildi; bir kısmı da öldürüldü. Bugün bile akıbeti bilinmeyen kayıplar vardır, hala…
MALLARIMIZ GERİ VERİLMEDİ
26. yıldönümünü yaşadığımız bugün Bulgaristan’daki Türklerin sıkıntıları devam ediyor mu?
Eğitim, Türkçe eğitim alma imkânları yok. Zamanla kimliğimizin en önemli unsuru olan dilimiz zayıflıyor. Tüm Bulgaristan halkı gibi işsizlik en önemli ekonomik göç sebebi oldu, bugün. Bu da Türk nüfusun ata topraklarını terk etmesine yol veriyor. Yasalar nezdinde ki eşitlik pratik hayata yansımıyor. Türkler sosyal, ekonomik her alanda ayrımcılığa tabi tutuluyor. Müslümanların, totaliter rejim döneminde ellerinden alınan vakıf taşınmazları hala tamamıyla geri verilmedi.
‘ASİMİLASYON’ DEVAM EDİYOR
TÜRKÇE siyasi propaganda yapamıyorsunuz. Hatta bir Türk milletvekili Türkiye’ye gelse, bir Türk TV’si onunla röportaj yapsa, Türk kökenli Bulgaristan milletvekili, Türk TV’sine Türkçe konuşamaz, ana dilini konuşamaz. Bulgarca konuşup tercüman kullanılması gerekecek. Bunu tahayyül edebiliyor musunuz? AB üyesi Bulgaristan’ın kuralları…Aslında totaliter, baskıcı asimilasyon renk değiştirdi. Demokratik asimilasyon devam ediyor. Asimilasyonlar ‘Demokratik’ bir kılıfla devam ediyor.
Vahdet Gazetesi