Yunanistan, seçim öncesi eski savunma bakanını tutukladı

Balkanlardan Haberler
İçeriği Paylaş

Yunanistan’ın eski Savunma Bakanı Akis Tsochatzopoulos, Akropolis’in hemen altındaki özel yaya yolu üzerinde bulunan 1,4 milyon avroluk klasik tarzdaki malikanesinden polis eşliğinde çıkarılırken biraz şaşırmış görünüyordu.

Tsochatzopoulos, savunma bakanlığıyla ilgili sözleşmeler ve rüşvetle ilgili para aklama suçlamalarından gözaltına alınırken, “Bunu beklemiyordum.” dedi.

Maaş kesintileri, vergi zamları ve emekli aylığı kesintileriyle ezilmiş, ülkenin ölü ekonomisini diriltme amaçlı tasarruf tedbirlerine öfkeli ve siyasilerin ve Yunanistan’ın zengin elit kesiminin yasaların üzerinde olmasına alışkın Yunan halkı da, yolsuzluk suçlamalarından yargılanacak ilk önemli siyasi ismi izlerken bunu beklemiyordu. Lüks bir yaşam süren ve toplum normlarını hiçe sayan bir kamu görevlisiyle ilgili iddialarla birlikte gelen suçlamalar Yunanistan’ı sarstı. Savcılar, Tsochatzopoulos’un günde 38 bin avro harcadığını ve zenginliğinin kaynağını kıyı ötesi firmaların kullanıldığı ayrıntılı tezgahlarla gizlediğini öne sürdü.

Tüm bunlara ve iki yıldır eski bakanla çeşitli skandallar arasında bağlantı kuran kanıtlar ortaya çıkmasına rağmen, eski bakanı ele veren şey varlık beyanında eşinin üzerine kayıtlı bir eve yer vermemesi oldu. Savcılar suçlamaları, Tsochatzopoulos’un mevkisini kullanarak savunma alımlarında el altından aldığı rüşvetlerle 47 milyon avro kadar para çaldığını iddia eden 103 sayfalık bir raporda sıraladı.

Ekonomik darboğazdaki Yunan halkı tutuklamaya sevinmesine karşın, 72 yaşındaki Tsochatzopoulos’un hapiste kalıp kalmayacağına dair şüpheler sürüyor. Eski bakan, diğer koğuşlardan biraz daha iyi olan, mali suçlardan şüphelilere ayrılmış bir hücrede tutuluyor.

Tsochatzopoulos’un tutuklanmasının Yunanistan’ın yüksek seviyelerdeki yolsuzlukla mücadelede ciddi olduğunun bir işareti mi, yoksa bir seçim numarası mı olduğuna dair soru işaretleri devam ediyor. Ülkenin çırpınan önde gelen siyasi partileri, 1974 yılında kurulmasına yardım ettiği PASOK’lu Sosyalistler ve onların ezeli rakipleri olan Yeni Demokrasili Muhafazakârlar, 6 Mayıs seçimleri öncesinde sallantılı bir koalisyon hükümetini paylaşıyor.

Bazıları, Tsochatzopoulos’un günah keçisi olarak kullanılıp kullanılmadığını merak ediyor: Ne de olsa, eski bakan Paskalya’yı gözaltı hücresinde geçirdi. Bu, dikkatleri, dayattıkları tasarruf tedbirlerinden uzaklaştırma amaçlı bir hareket miydi? Partiler kamuoyu anketlerinde aşağı gidiyor ve Yeni Demokrasi’nin liderliğinde yine 1 ve 2. sırada bitirmeleri beklenmekle birlikte, birlikte sahip oldukları %40’lık destek, 2009 yılındaki son seçimlerde gördükleri %80’in üzeri seviyeden düşmüş durumda. O seçimleri PASOK’un eski lideri Yorgo Papandreu kazanmıştı ve tasarruf tedbirlerine karşı ardı arkası kesilmeyen protestolar, ayaklanmalar ve grevler karşısında beş ay önce görevinden istifa etti.

Atina’daki Yunan Avrupa ve Dış Politika Vakfı Araştırma Görevlisi Yorgo Tzogopoulos, “Krizin sorumlularını adalete tesllim etmeye kararlı olduklarını göstermek için, seçimlerden hemen önce eski bir siyasiyi tutuklamayı hatırladılar.” diyor. SETimes’a konuşan Tzogopoulos, “Yunan yargı sisteminin değiştiği izlenimini vermeye çalışıyorlar ama kimse buna inanmıyor.” diye devam ediyor.

Uzun zamandır halkın öfkesini üzerinde hisseden Tsochatzopoulos, 2004 yılında Paris’te, konukların Eyfel Kulesi manzarasının keyfini çıkarması için Four Seasons Hotel’de verdiği şatafatlı düğün resepsiyonu yüzünden Yunan medyasının eleştrilerine hedef olmuştu. Geçen yıl bir meclis komisyonunun tavsiyesi sonrasında verdiği televizyon röportajlarında hakkındaki bütün suçlamaları reddetmesine karşın, tutuklanması bundan uzun bir süre sonra gerçekleşti. Komisyon üyeleri, Tsochatzopoulos’un daha sonra arızalı çıkan Alman denizaltıları satın alma sözleşmesine ilişkin suçlardan soruşturma altına alınmasını istemişti.

1996-2001 arası dönemde Savunma Bakanı olarak görev yapan Tsochatzopoulos, 16 Nisan Pazartesi günü yapılan duruşmada hakime yanlış bir şey yapmadığını söylerken, avukatları füzelerle ilgili başka bir anlaşma da dahil olmak üzere yapılan sözleşmelerin Devlet Dışişleri ve Savunma Konseyi (KYSEA) ve eski başbakanlar Kostas Simitis ve Yorgo Papandreu tarafından onaylandığını ileri sürdü.

Kathimerini gazetesinin haberinde, kapalı kapılar ardında sekiz saat süren ifade ve sorgusu sırasında eski bakanın sürekli olarak kıyı ötesi şirketler hakkında hiçbir şey bilmediğini iddia ettiğini ve “Siyasi kariyerim ve bakanlık görevim boyunca, herhangi bir nedenden ötürü asla hediye almadım veya başka bir tür alışverişte bulunmadım.” dediği bildiriliyor.

Savcılar Evgenia Kyvelou ve Eleni Siskou mali işlemlerin, paraları gizleme amaçlı üç kıyı ötesi şirketi işleten yakın yardımcıların desteğiyle gizlendiğini ve bu şirketlerden bazılarının, eski bakanın mülk ve varlıklarının satın alınmasında kullanıldığını ileri sürdüler. Raporda, ilgili finans kurumlarının adları da dahil olmak üzere bütün işlemler sıralanıyor ve denizaltı anlaşmasındaki rüşvetlerin yaklaşık 8 milyon avroyu bulduğu iddia ediliyor. Füze alımıyla ilgili rüşvetlerse 13,56 milyon avroya ulaşıyor.

Atina’daki Panteion Üniversitesi Uluslararası İlişkiler öğretim üyesi Marios Evriveavis, Tsochatzopoulos’un para alan tek siyasi olmadığını ileri sürüyor. SETimes’a konuşan Evriveavis, “Ondan önceki bir çok savunma bakanı ve bakan da aynı şeyi yaptı.” diyor. Evriveavis, tutuklamanın halkın öfkesini dağıtma amaçlı olduğunu ileri sürüyor. Profesör, “Onu aslanlara atarak, Yeni Demokrasi ve PASOK kendilerini daha ahlaklı ve etik olarak sunuyorlar ve böyle bir şey yok. Cezaevinde tek başına olmaması gerektiği konusunda ona haksızlık ediliyor.” diyor.

Para aklama şebekesinde adı geçen diğer dört zanlı, yine eski bir bakan olan Tsochatzopoulos’un kuzeni Nikolaos Zigras, kıyı ötesi şirketlerle bağlantılara sahip bir işadamı olan Yorgo Sachpatzides, bu şirketlerin muhasebecilerinden Efrosini Lambropoulou ve kıyı ötesi şirketlerden birinin başkanı olan Asterios Economides, tutuklandı. Savcılar, en az 14 kişinin olayla ilgisi bulunduğunu ileri sürüyor.

Tsochatzopoulos’un kızı Areti, basında evinde altın külçeleri bulunduğu yönünde çıkan haberleri yalanlamakla birlikte, polis her biri 99 gram ağırlıkta on parça altın varağa ve dedesinden miras kaldığını söylediği 1935 yılından kalma dokuz adet altın hediyelik eşyaya el koyduğunu söyledi. Pek çok siyasinin dayak yeme korkusuyla kısa süreli kampanya döneminde bile halk arasına çıkmaya korktuğu ülkede öfke öyle bir seviyeye ulaştı ki, Tsochatzopoulos’un eşi adliye binasını terk ederken “fahişe” ve “hırsız” da dahil olmak üzere hakaret yağmuruna tutuldu.

Yeni Demokrasi partisinin resmi düşünce örgütü Kostas Karamanlis Demokrasi Enstitüsü’nün Araştırma Bölümü Başkanı Antonis Klapsis, SETimes’a “Kamuoyu, yolsuzluk yapan insanların adaletin huzuruna çıkarılması yönünde baskı yapıyor. Bu, gerçek bir yolsuzlukla mücadele kampanyası olabilir, bir şovdan fazlası olabilir.” diyor. Ancak Klapsis, “Bu yaklaşan seçimlerle ilgili bir durum ve hükümet bunu bir zafer olarak sunacak. Zafer değil, ama daha önce hiç yaşanmamış bir şey.” diyerek, bu gerçeği de kabul ediyor.

Bu içerik SETimes.com için hazırlanmıştır.

İçeriği Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.